Google Sıralama Faktörleri, Google tarafından yüzdelendirilmemiş ya da net olarak belirtilmemiş olsa da patentler, Google veya Google ekibinden doğrudan gelen açıklamalar, detaylı araştırma ve vaka analizleri ile sıralama faktörleri hakkında fikir sahibi olabiliyoruz. Ayrıca bu içerikte tartışmalı ya da söylenti olarak görülen faktörler de yer alıyor.

Site içi SEO, kendi web sitenizin yönetimi ile doğrudan düzenleyebileceğiniz faktörleri tanımlıyor. Pozitif faktörler ise sıralamalarda yukarı çıkmanıza yardım eden faktörler. Bu faktörlerin pek çoğu suistimal edilerek, negatif faktörlere de dönüşebiliyorlar. Negatif faktörlere içeriğimizin devamında değineceğiz. Daha geniş ifade edecek olursak, site içi faktörlerin, içeriğin ana fikrin oluşturulması, farklı ortamlar arasındaki erişilebilirlik ve pozitif kullanıcı deneyimine bağlı olduğunu söyleyebiliriz.

Site dışı faktörler, web siteniz içerisinde doğrudan kontrol edemediğiniz, arama sonuçlarında sıralama performansınızı arttırmaya yarayan faktörlerdir. Bu yöntemler genelde diğer sitelerden backlink almayla ilgili yöntemlerdir. Pozitif Site dışı Faktörler genelde dürüst, doğal popülerliği, daha nüfuzlu ve daha güvenilir kaynakların popülerliğine kıyasla anlamaya yönelik faktörlerdir.

Filtrele:
URL’deki Anahtar Kelime
Kesin

Sayfa URL’i içerisindeki (alan adı ismi haricinde) anahtar kelime ve sözcük grupları, bir içerik parçasının belirli bir arama sorgusu ile ilişkisinin kurulmasında kullanılırlar. URL’lerin daha uzun hale gelmesi veya anahtar kelimelerin URL’ler içerisinde birden fazla kullanılması, spam olarak algılanabiliyor.

URL’lerdeki Anahtar Kelimelerin Sıralaması
Muhtemel

URL’ler içerisindeki anahtar kelimelerin sıralaması önemli. URL’ler içerisinde daha ön sırada yer alan anahtar kelimelerin ağırlıkları da daha yüksek oluyor. En azından, Matt Cutts’ın da doğrulandığı üzere yaklaşık “beş kelimeden sonrasında” anahtar kelimelerin ağırlığı da azalma gösteriyor.

Sayfanın Anahtar Kelime Yoğunluğu
Olası

Kelime/kelime grubunun bir içerik içerisinde bulunma yüzdesidir. 2000’li yılların başlarında, SEO uzmanları içerikleri hedef kelimelerin 5.5%-6% oranda olacağı şekilde düzenliyorlardı. O zamanlardan bu güne gelindiğinde, Google içerik analizi yöntemlerini söz konusu taktiklerin artık neredeyse geçersiz olacağı şekilde geliştirdi. Ve anahtar kelime yoğunluğu (keyword density), Google Patents’te referans verilmiş olsa da, artık neredeyse TF-IDF’nin arkasındaki konseptin basitleştirilmiş halinden fazlası değil.

Title Etiketinde Geçen Anahtar Kelime
Kesin

Title etiketleri sitenizde bulunan sayfaların veya içeriklerin başlıklarıdır ve genelde hem arama motoru sonuç sayfasında hem de sosyal paylaşımlar için snipplet’larda görüntülenirler. Karakterlere de bağlı olarak (Moz Tool) 60-70 karakterden daha uzun olmamalıdırlar. URL’ler düşünülecek olursa, baş kısma daha yakın olan anahtar kelimelerin ağırlıklarının daha yüksek olduğu da teorik olarak söylenebilir.

Heading Etiketi İçerisindeki Anahtar Kelime Grupları (H1, H2, etc.)
Muhtemel

Heading etiketleri içerisindeki anahtar kelimeler, bir sayfanın ilgili konu başlığının belirlenmesinde güçlü bir ağırlıklandırma parametresidir. H1 başlığı bu ağırlıklandırmanın büyük kısmına sahip olurken, H2 ve diğer başlıklar giderek azalacak şekilde daha az ağırlık oranına sahiptirler. Bu başlığın ayrıca kullanıcıların okumasını kolaylaştırarak erişilebilirliği arttırdığı ve açık, net başlıklar oluşturması sayesinde hemen çıkma oranını düşürdüğü çeşitli araştırmalar sonucunda görülmüştür.

Sayfanın TF-IDF’si
Muhtemel

TF-IDF’i veya Türkçe açılımı ile Terim Frekansı – Ters Metin Frekansını, duruma bağlı anahtar kelime yoğunluğu (keyword density) gibi düşünebiliriz. TF-IDF, bir sayfadaki anahtar kelimelerin yoğunluğunu, basit, tek düze bir orana bakmak yerine “normal” olana bakarak ağırlıklandırır. Bu “the” gibi kelimelerin hesaplamalarda göz ardı edilmesini ve eğitimli insanların “Google Sıralama Faktörleri” gibi bir sözcük grubunu, bu konu ile alakalı bir metin içerisinde kaç kere geçireceğinin değerlendirilmesi ile tespit edilir.

Yakın Konumlanmış Anahtar Kelimeler
Muhtemel

Kelimelerin yakın konumlara sahip olması ilişkili olduklarının da işaretidir. Dil bilgisi ile ilgili temel bilgilerimiz sayesinde bunu söyleyebiliriz. İstanbul‘daki SEO çalışmalarınızla ilgili “İstanbul SEO” anahtar kelimesine sahip olan tek bir paragraf, SEO ve İstanbul kelimelerinin farklı paragraflarda geçmesinden daha fazla sıra belirtecidir.

Farklı Yazı Formatlarına Sahip Kelimeler
Kesin

Kalın, italik, altı çizili veya daha büyük fontlarla yazılmış anahtar kelimeler bir sayfanın hangi konu ile alakalı olduğunu belirlemede daha yüksek ağırlıklandırmaya sahipken, yine aynı özellikteki kelimeler başlıkta görünen kelimelerden daha az ağırlıklandırmaya sahiptir. Bu durum Matt Cutts tarafından şu şekilde ifade edilerek doğrulanmıştır: “içerikler içerisinde daha büyük fontlara sahip veya kalın veya italik olan kelimeler normal içeriklere göre daha yüksek ağırlıklandırmaya sahip olabilirler”.

Aranan Sözcük Gruplarının Tamı Tamına Eşleşmesi
Muhtemel

Her ne kadar Google sayfanızda yer alan sözcük gruplarının bir kısmını içeren arama sonuçlarını döndürebilse de (hatta bazı durumlarda hiçbir sözcük eşleşmeye de bilir), patentlerden birisinde belirtildiği üzere yüksek Information Retrieval (IR) isimli parametre tam tamına eşleşme sonucu verilen bir değerdir. Örnek verecek olursak, aranan terimlerin tümünü içerisinde bulunduran sorgu, içerisinde sadece bir kelimenin eşleştiği dokümana göre daha yüksek sıralama değerine sahip olacaktır.

Alt Etiketlerdeki Anahtar Kelimeler
Kesin

Bir görsel veya resmin ALT özelliği, görselin arama motorlarına tanıtılması için ve o görseli kimlerin görüntülemeyeceğini belirlemek için kullanılır. Bu özellikle Görsel Arama Sonuçları’nda ilgili resimlerin görüntülenebilmesi ve erişilebilirliğin arttırılması için kullanılıyor.

Sayfada Daha Ön Sırada Olan Anahtar Kelimeler
Olası

Yazım alışkanlıklarımızın doğal bir trende sahip olduğunu söyleyebiliriz: kelimeleri ne kadar önce kullanırsak genelde önem oranı da o kadar yüksektir. Bu ilke cümlelere, paragraflara, sayfalara, HTML tag’lerine de uygulanabilir. Google görünüşe göre bunu hemen hemen her yerde uyguluyor; daha önce görüntülenen içeriklere verilen ağırlık oranı da daha yüksek. Bu sitenizde her şeyin en üstünde neyin görünmesini istediğinizi değerlendiren, Page Layout (Sayfa Düzeni) algoritmasının da bir sonucu.

Sözcük Gruplarının Bir Kısmının Eşleşmesi
Muhtemel

Bir Google patenti tarafından da resmileştiği üzere, içeriğin bir kısmının arama terimi ile tam tamına eşleşmesi sonucunda o içerik sıralamada daha önemli bir etkiye sahip oluyor. Bu süreçte, Google doğrudan olmasa da bir içeriğin arama sorgusu ile tümüyle eşleşmemesi durumunda da belirli aramalarda daha iyi sıralamalara sahip olunabileceğini doğrulamış oldu. Bu sonuç ayrıca Google üzerinde yaptığımız uzun araştırmaları ile de doğrulandı.

Internal Link Anchor Text
Kesin

Bir linkin anchor text’i kullanıcıya o linkin nereye yönlendiğini söyler. Siteniz içerisinde kullanıcıların rahat hareket etmesini sağlaması açısından önemli bir bileşendir ve kötüye kullanılmadığı zamanlarda, anlamsız alternatifler olarak gösterilebilecek “buraya tıklayın” linklerine göre belirli bir içerik bölümünün birbirleriyle alakasının kurulmasında yardımcı olur.

Keyword Stemming – Anahtar Kelimenin Kökü
Kesin

Keyword Stemming, bir kelimenin kökünün ve bu kelime ile aynı köke sahip olan kelimelerin bulunmasıdır (örneğin. “kök-en”, “kök-lü” vb.). Anahtar kelime yoğunluğunu (keyword density) dengede tutmak için bu özellikten kaçınmak, okunurluğu azalttığı gibi negatif bir etki de oluşturmaktadır. Bu parametre ilk defa 2003 yılında Florida güncellemesi ile tanıtılmıştı.

Alan Adı İsminde Anahtar Kelimenin Geçmesi
Kesin

Alan adı ismi içerisinde anahtar kelime olması durumunda bir sıralama bonusu verilmektedir. Tüm alan adı isminin belirli bir arama sorgusu ile tam tamına eşleşmesine göre ağırlıklandırmada daha az önemi vardır. Fakat anahtar kelimenin URL içerisinde sonlarda olması ile kıyaslandığında daha yüksek önem seviyesine sahip olduğunu da söyleyebiliriz.

Anahtar Kelimenin Alan Adı İsmi Olması
Olası

Tam tamına eşleşen alan adı veya İngilizce kısaltmasıyla EMD (Exact Match Domain) olarak da isimlendirilir. Bir anahtar kelime alan adı ile tamı tamına eşleştiğinde ve bir sorgu Google’ın “commercial query-reklam sorgusu” tanımına uyduğunda güçlü bir sıralama bonusu verilmektedir. Bu parametre sayesinde markaların kendi isimlerinde sıralamaya girmeleri daha kolaylaşırken, bu parametrenin de amacı dışında kullanılarak çeşitli durumlarda gücünü yitirdiği görülüyor.

Alan adı İçerisindeki TF-IDF
Olası

Her ne kadar tamamen eş anlamlı kelimeler olsalar da 2015’te “Anahtar Kelime Yoğunluğu” yerine “Terim Frekansı” teriminin kullanılmaya başlanması pek çok SEO uzmanı kızdırdı. “Anahtar Kelime Yoğunluğu”  faktörlerinden bahsederken önemli olan bölüm TF-IDF’nin ikinci kısmıdır: Ters Terim Frekansı.  Google TF-IDF ile zarf olan, konunun doğal yoğunluğunu değerlendiren kelimeler de ortaya attı. “Ne kadarının doğal olduğu” ile ilgili karşılaştırmalı ölçümler görünen o ki zamanla azalma gösterdiler.

Alan Adı İçerisindeki Anahtar Kelime Yoğunluğu (Keyword Density)
Olası

Krishna Bharat, Hilltop’u tanıttığında PageRank ile ilgili bir problemi de ortaya koydu: “Genel olarak otorite olan bir web sitesinin belirli bir arama sonucundaki sayfası o konuda otorite olmayabilir”. Hilltop arama sonuçlarını “uzman” olarak tanımlanan tüm web sitelerinin alaka durumuna bakarak geliştirdi. TF-IDF, sayfa-seviyesi ilişkisini belirlediği için, Hilltop’ın “uzman” tanımını aynı aracı kullanarak belirlediği yönünde küçük bir varsayım yapabiliriz.

Yaşlı Alan Adı
Olası

Yaşlı alan adı parametresi, yeni bir alan adının da geçici bir teşvik alması nedeniyle kafa karıştırıcıdır. Matt Cutts’ın vurguladığı üzere yaşlı alan adları, onlara çok az miktarda ek güven duyulması nedeniyle küçük bir farka sahip oluyorlar. Teorik olarak, bunun kısa süreli black hat çalışmalarını tercih etmeyen siteleri ödüllendirici yönü olduğu söylenebilir.

Sayfa Otoritesinin Dağılımı
Kesin

Genellikle, tüm site içinden link alan sayfalar, site içerisinde diğer sayfalara link verenlere göre daha büyük öneme sahiptirler. Benzer bir etki ana sayfadan link verilen sayfalarda da görülür. Çünkü bu sayfalar çoğu web sitesi içerisinde en fazla link alan sayfalardır. Bu faktörü maksimuma çıkarmak için bir site mimarisi oluşturmak genelde PageRank Sculpting olarak da bilinmektedir.

Kısa Tire – ile Ayrılmış URL Kelimeleri
Muhtemel

Bir URL içerisindeki kelimeleri ayırmanın ideal yolu kısa bir tire kullanmaktır. Alt çizgiler de kullanılabilir, fakat bunlar programlama dillerinde kullanılan değişkenlerle karşılaştırılabilecekleri için çok güvenilir değildirler. Bir URL içerisinde kelimeleri karman çorman hale getirmek, kelimelerin ayrı kelimeler olarak görünmemesini sağladığı gibi, bu nedenle kelimelerin sıralamadaki etkilerinin ortaya çıkmasına da engel olacaktır. Bu senaryolar haricinde, tirelerin kullanımı da sitenin daha yüksek sıralama almasına katkı sağlamaz.

Yeni Alan Adı
Olası

Yeni alan adlarına sıralamalar için geçici teşvikler verilebiliyor. Yeni içeriklerin belirlenmesi metotlarına yönelik yapılan bir patent tartışmasında, “içerisine bir doküman eklenen bir alan adının yaşı, dokümanın başlangıç tarihinde belirleyici olabilir” şeklinde bildirilmiş. Bu bildiri Matt Cutts’a göre bir sitenin sıralamasında oldukça küçük bir etkiye sahip. Spekülatif olarak, bu yeni bir siteye veya yeni bir niş sayfaya çıkış yapması için bir şans olarak veriliyor.

Uzun Alan Adı Kayıt Terimi
Olası

Google bu patentinde uzun alan adı registration terimlerinin, bir alan adının meşruluğunun öngörülmesinde kullanılabileceğini belirtiyor. Spekülatif olarak, webspam yöntemlerini tercih ederek kısa vadede fazla hacme ulaşmayı hedefleyenler, ihtiyaçları olandan daha uzun alan adı isimlerini tercih etmiyorlar.

Başlıklar İçerisindeki Anahtar Kelimelerin Sıralaması
Olası

2000’li yıllarda ilk üç kural adı verilen bir SEO teorisi ortaya çıktı. Bu teoriye göre dili kullanımımız – cümlelerimiz, başlıklarımız, paragraflarımız ve hatta tüm web sayfaları genel olarak bir önem sırasına göre sıralanıyordu. Her ne kadar Google tarafından doğrulanmasa da, kelime sıralamaya yönelik yaptığımız deneylerden edindiğimiz tecrübelere göre bu parametrenin çoğunlukla bir faktör olarak ortaya çıktığını söyleyebiliriz.

Schema.org
Olası

Schema.org Google, Yahoo!, Bing ve Yandex’in birlikte anahtar kelimeler üzerindeki mantıksal veri birimlerini anlamak üzerine kurdukları ortak bir projedir. Bu girişim bizleri geleneksel “10 blue links” türü aramadan daha öteye taşıyabilir. Şimdilerde, yapısal verinin kullanımı sıralamaları çok fazla sayıda senaryoya göre geliştirebilir. Schema.org’un geleneksel arama sıralamalarını daha net entity salience ile geliştirebileceğine dair de teoriler bulunmakta.

HTTPS (SSL) Kullanımı
Kesin

SSL 2014’te, web sitesi kullanıcı girişine ihtiyaç duysun veya duymasın resmi olarak pozitif bir sıralama faktörü şeklinde duyuruldu. Gary Illyes 2015’te SSL’i önemsiz gibi gösterdi ve ona eşitlik bozmak için kullanılan skor dedi. Bununla birlikte, nümerik olarak hesaplama yapan bir algoritma için biliyoruz ki, eşitlik bozan küçük farklar rekabetçi arama sonuçlarında oldukça önemlidirler.

Alan Adının Tümünde Yeni İçerik
Belki

Alan adının tümünde performansın yeni içeriklerle geliştirildiğine dair doğrulanmamış bir spekülasyon bulunmakta. Yine spekülatif olarak, Google toplamda kaynak olarak daha az “eski” içerik önerirken bunu yerine doğru/ilişkili, içeriği yeğliyor. Özellikle de bilginin önemli bir bölümünün az miktarda bir bakımla veya ilaveyle geliştirilebilir olması durumunda bu geçerli.

Taze İçerikler
Kesin

Bu parametrenin teknik olarak tam adı “arama yeniliğe uygunsa yeni içerik” şeklindedir. İngilizce kısaltmasıyla QDF, Türkçe anlamıyla, Arama Yeniliğe Uygunsa terimi, yeni içeriklerin bulunmasını gerektiren arama sorgularına ithafen ortaya atılmıştır. Bu parametrenin tüm arama sorguları için olmasa da, özellikle doğası gereği bilgi vermeye odaklı olan pek çok sorgu için önemli olduğu söylenilebilir. Bu SEO avantajları marka sahibi yayıncıların başarılı olmasındaki bir diğer neden olarak gösterilebilir.

Alan Adının Tümünde Eski içerik
Belki

Teorik olarak, Arama Yeniliğe Uygunsa (QDF), ile ilgili edindiğimiz tüm bilgilerden hareketle – haber türü içerikler olarak da ele alınabilirler –  bazı içeriklerin “Arama Eskiliğe Uygunsa” şeklinde tanımlandığını söyleyebiliriz. Her ne kadar “QDO” – eski içerikler – hakkında Google herhangi bir açıklama yapmamış olsa da, yeni içeriklerin tercih edilir olmadığı durumlarda eski içeriklerin tercih edildiklerini söyleyebiliriz. Aynı alan adının tümünde yeni içerikler için geçerli olduğu gibi. Bununla birlikte, elimizde alan adının tümünde eski içeriklerin bir sıralama faktörü olduğuna ilişkin bir kanıt olmadığını da ekleyelim.

Eski İçerikler
Kesin

Bir Google patentinin belirttiği üzere: “ Bazı aramalar için, eski içerikler yenilerine göre daha fazla tercih sebebi olabilirler.” Bir senaryoya göre, arama sonuçları görüntülenmeden önce dönen sonuçların ortalama yaşlarına göre tekrar sıralanabilirler.

İlgili Outbound Linkler
Belki

Google’ın inbound linklerinizi otorite, alaka ve içerik açısından incelediği düşünülecek olursa, outbound linklerin alakalı olmaları gerektiği gibi otoriter olmaları gerektiği de makul görünüyor. Bunu Hilltop algoritmasıyla ilişkilendirerek, inbound linkler için geniş çapta kabul edilenin tersi şeklinde belirtebiliriz.

Kaliteli Outbound Linkler
Kesin

Outbound linklerin sitenizin “PageRank azalmasına” yol açması mümkün olsa da, web sitelerinin çıkmaz sokaklar da olmaması gerekiyorlar. Google otorite, “iyi sitelere” yönlenmiş outbound linkleri ödüllendiriyor. Kaynaktan alıntı yapacak olursak: “sistemimizin bir bölümü iyi sitelere link verilmesini teşvik ediyor”.

Okunabilirlik Seviyesi
Şüpheli

Google’ın sonuç sayfaları için bir arama filtresi oluşturmasından dolayı, içeriklerin okunabilirlik seviyesini analiz ettiğini biliyoruz (daha sonra kaldırıldı). Ayrıca Google’ın çok düşkün olmadığı kalitesiz içerikleri çok temel olarak değerlendirilirken, akademik yazıları ise ileri düzey olarak değerlendirdiğini de biliyoruz. Şimdiye kadar sahip olamadığımız bilgi ise, okunabilirlik seviyelerinin sıralamalarla olan doğrudan bağlantısına ilişkin mutlak bir kaynaktır.

İyi Dil Bilgisi ve Hatasız Yazım
Olası

Bu Bing tarafından kullanılan bir sıralama faktörü. Amit Singhai’ye göre dil bilgisi ve yazım “kaliteli içeriği” tanımlarken “kendimize yönelttiğimiz türden sorular”. Matt Cutts ise bu konuda 2011’de hayır demişti, fakat bu sıralamalar bir şekilde birbirleriyle ilişki kuruyorlar. İlk Panda güncellemesi bu parametrenin çok önemli olduğunu düşündürdü. Doğrudan veya doğrudan olmayacak şekilde, içerikle ilgili faktörlerin onlarcası dil bilgisi ve yazım kurallarından etkileniyor.

Alt Dizinler
Olası

Kategorik Bilgi Mimarisi, Google’ın tüm siteler içerisindeki başlıkları toplu olarak analiz etmesi nedeniyle, uzun zamandır süre gelen bir SEO tartışması. Bu parametrenin tam olarak bir sıralama parametresi olup olmadığı belli değil, fakat Google şimdilerde bunu en azından Yapılandırılmış Veri olarak değerlendiriyor, ve en azından, sonuç sayfasındaki breadcrumbs (sayfa işaretleri yolu) olarak görüntüleyerek, daha fazla sayfayı sıralamaya alıyor.

Zengin Medya İçerikleri
Olası

Zengin medya içerikleri, görüntüler ve videolar aracılığıyla sitelere daha fazla trafik sağlanmasının dışında, “kaliteli, eşsiz içeriğin” de bir göstergesi olarak değerlendirilmiştir. Panda 2.5 ile ise videolar belirleyici faktörler olarak belirlendiler. Northcutt’ın katkıları da pozitif bir ilişki olarak gösterildi. Şimdilerde ise bu faktörlerin tümüne kefil olan herhangi bir resmi – herkese açık bir kaynak bulunmuyor.

Mobil Uyumluluk
Kesin

Mobil uyumlu web sitelerine önemli miktarda sıralama avantajı veriliyor. Bunun şimdilik sadece mobil cihazlarda aramalar yapan kullanıcılar için geçerli bir sıralama uygulaması olduğunu söyleyebiliriz. Bu durum popüler SEO toplantılarında yaygın olarak tartışılırken 2015’teki Mobilgeddon güncellemesinde etkisi artış gösterdi. Bununla birlikte uzmanlar bu konuda neredeyse on yıl öncesinden spekülasyonlara başlamıştı bile.

Meta Keywords
Söylenti

Google’ın artık meta keywords’leri sıralamada değerlendirdiği de bir söylentiden ibarettir. Bu iki bilgiyi de aynı şekilde test ettik – sıfır rekabeti olan uydurma bir kelimeyi meta keywords’e yerleştirdik, bu sayfayı Google indeksine girdik ve daha sonra o kelimeyi aradık.

Google Analytics
Söylenti

Pek çok kişi Google Analytics’in bir Google sıralama faktörü olduğunu (veya olabileceğini) önerdi. Günümüzdeki tüm deliller, bunlara Google Matt Cutts’dan doğrudan gelen onlarca açıklama da dahil olmak üzere, bunun tümüyle bir söylenti olduğundan yana. Bunun yanı sıra, Analytics hala doğru pazarlamacının elinde inanılmaz derecede güçlü bir araç.

Meta Description
Şüpheli

İyi bir meta description, arama sonuçlarında sitenizin reklamını yapar. Birçok Ads ajansının -neredeyse tamamının- A/B Ads reklamlarını test etmek üzere çalıştıklarının düşünecek olursak, buradaki pazarlamanın değeri hafife alınamaz. Her ne kadar meta description içerisinde kullanılan anahtar kelimeler bir zamanlar doğrudan sıralama faktörü olarak değerlendiriliyor olsalar da, Matt Cutts’ın 2009’da belirttiğine göre artık öyle değiller.

Ulusal Sıralamada ccTLD
Olası

.uk ve .tr gibi TLD’ler olarak da bilinen ülke kodları, aynı ülkeden yapılan aramalarda sıralama bonusuna sahip. Bunun uluslararası içeriklerin oluşturulmasında kullanışlı olduğu söylenebilir. Bir diğer ülkeden ccTLD sitesine göre çok daha iyi performans sağlamaları da gerekiyor.

Google Search Console
Söylenti

Aynı Google Analytics’te olduğu gibi, Google Search Console’un (eski adıyla Webmasters Tools) sıralamada katkı sağlayan herhangi bir doğrulanmış etkisi bulunmamakta. Search Console hala bu içeriğimizdeki diğer sıralama faktörleri ile ilgili sorunları ortaya çıkarma konusunda kullanışlı; özellikle de manuel cezaları ve belirli tarama hataları ile ilgili sorunları.

Salience of Entities
Olası

Zaman geçtikçe Google fikirleri ve mantıksal birimleri, kelimelere ve cümle parçalarına göre daha fazla analiz etmeye başladı. Bir şeyleri nasıl söylediğimizi ve web siteleri içerisinde bu söylemlerle tam tamına eşleşen sonuçların hangileri olduğunu analiz etti. Bu süreç, basit bir deyişle, “et nasıl pişirilir” türü aramaların mümkün hale gelmesini ve “et” kelimesi doğrudan kullanılmasa dahi pirzola tariflerinin dönmesini sağladı.

XML Sitemaps
Söylenti

Site haritaları her ne kadar zorunlu olmasalar da, Google indeksi içerisine daha fazla sayfanızın girilmesi için kullanışlı olabilirler. Google içerisinde XML sitemap kullanmanız durumunda sıralamanızın gelişim göstereceği ise bir söylentiden ibaret. Bu bilginin doğrudan Google’dan geldiğini ve çeşitli çalışmalar sonucunda da doğrulandığını belirtelim. Site haritaları, sayfalarınızın Google tarafından daha hızlı bir şekilde taranmasını sağlayabilir.

Kullanıcılara Yakın Web Server’lar
Muhtemel

Google, Google Maps sonuçları ve potansiyel olarak değiştirilmiş organik listelemeler gibi yerel aramaların pek çoğunda farklı şekilde işlev görür.  Aynı durum ulusal ve uluslararası aramalarda da geçerli. Sitenizi kullanıcılarınıza yakın şekilde host etmeniz, (örneğin aynı ülkede), daha iyi sıralamalara sahip olmanızı sağlayacaktır.

Cümle Parçası ve İçerik
Muhtemel

Kelime yoğunluğu (keyword density) artık neredeyse pozitif bir faktör olmaktan çıktığı için, cümle parçalarına göre indeksleme yönteminin anlaşılması, oluşturulan içeriklerin içerisinde sadece anahtar kelimelerin geçtiği jenerik içeriklerdense, akıcı ve detaylı şekilde olmasının sıralamada yükselmek için çok daha önemli bir faktör olduğunu gösterdi. Google patentlerinin birinin oldukça açık kısımlarından birisi, bu durumu “ilgili cümle parçalarının ve ilgili cümle parçası kümelerinin tanımlanması olarak” betimliyor.

rel=”canonical”’ kullanımı
Şüpheli

rel=”canonical” tag’i bir sayfa için ideal URL’yi öneriyor. Bu, birden fazla URL’nin aynı içeriğe yönelmesi durumunda, yinelenen içeriklerin değerlerinin düşmesini ve cezaların olmasını engelleyebilir. Edindiğimiz deneyimlere göre bu özelliğin kullanımı, sadece Google’a yapılan bir öneri niteliğindedir ve kesin bir direktif değildir. Google’a göre doğrudan sıralamaların gelişimine katkısı olmaz. Tüm bunlara rağmen kullanımı oldukça mantıklıdır diyebiliriz.

Yazar Ünü
Söylenti

Authorship (Yazarlık), Google’ın 2011’den 2014’e kadar yürüttüğü bir tür deneydi. Bu deneyde bloggerlar rel=”author” tag’i ile belirli yazarlar için itibar oluşturuyorlardı. Yazarlığın doğuşu ve ölümü doğrudan Google tarafından doğrulandı.

rel=”publisher” kullanımı
Söylenti

Aynı rel=”author” gibi, rel=”publisher” kullanımı da geniş kabul gören bir SEO tavsiyesiydi ve ayrıca pozitif bir sıralama faktörü olarak varsayılırdı. Aynı rel=”author” gibi Google’ın rel=”publisher” kullanımı da Authorship uygulamasıyla birlikte ortadan kaldırıldı.

rel=”author” kullanımı
Söylenti

rel=”author” kullanımı eskiden geniş kabul gören bir SEO önerisiydi ve pozitif bir sıralama faktörü olarak düşünülürdü. Fakat Google’ın bu faktörü kullanımı Yazarlık (Authorship) adı verilen uygulamanın tümüyle birlikte rafa kaldırıldı. rel=”author”’un faydalı olduğuna ilişkin düşünce artık bir söylentiden fazlası değil.

Sabit IP Adresleri
Söylenti

Web server IP adresleri belirli demografikleri farklı bölgelere odaklamada kullanışlı olabilirler. Bir webspam çalışmasının içinde kullanıldıklarında veya Hilltop algoritması tarafından farklı sahipleri olan siteler olarak tanımlandıklarında negatif sıralama faktörleri olabilirler. Fakat, sabit bir IP adresine sahip olmanın doğrudan bir sıralama avantajına dönüşmesi daha önceleri çokça çürütülmüş bir öneridir.

“www” Alt Domainini Kullanan URL’ler
Söylenti

SEO bloggerları tarafından yayılan yanlış bir bilgi, sitenizin URL’sinin “www” ile başlaması ile daha iyi sıralama alacağına yöneliktir. Bu fikrin kaynağı bir sitedeki tüm sayfaları “www”’da çözümlemeye zorlamamızdan gelmekte. Bunu yapmamızın nedeni negatif bir sıralama faktörü olarak gelebilecek aynı içeriğe sahip, aynı adreste yer alan URL’lerden kaçınmak istememizdir.

Subdomain Sayısı
Belki

Bir sitedeki subdomain sayısı, subdomainlerin kendi içlerinde ayrı siteler olarak işlem görüp görmediğinin (ortak sitenin bir kısmı olup olmadığına) belirlenmesindeki en önemli faktör olarak ortaya çıkıyor (HubPages gibi hibrit hosting/sosyal ağ siteleri gibi ve ücretsiz web hosting servislerinin doğasında olduğu gibi). Varsayımsal olarak, binlerce subdomain demek, onların tek bir tematik web sitesine bağlı olmaması, bunu yerine daha çok her bir web sitesinin kendine özgü olması demektir.

Subdomain Kullanımı
Belki

Subdomainler (birsey.sizinsiteniz.com), alt klasörlerle (sizinsiteniz.com/birsey/) kıyaslandığında, Google tarafından ayrı web siteleri olarak değerlendirilirler. Subdomianler içeriğimizde yer alan diğer pek çok faktörle çeşitli ilişkilere sahiptir. Matt Cutts subfolder ve subdomainler için 2012’de “neredeyse aynılar” demişti. Panda güncellemesinin ardından toparlanma sürecine giren HubPages gibi sitelerin subfolderlardan, subdomainlere geçişi, bu parametrenin halen daha ana parametrelerden birisi olabileceğini gösteriyor.

HTML Yorumlarındaki Anahtar Kelimeler
Söylenti

Bu parametre, on saniyede kolaylıkla yanlış olduğu ispatlanabilecek eski bir SEO teorisidir. Bunu ispatlamak için sitemizin kaynak koduna, uydurma ve rekabet değeri olmayan bir kelime ekledik ve indekslenmesi için kalıcı şekilde linkledik. Eğer aramalarda kelime karşımıza çıkarsa bu durumda, Google’ın bu kelimeyi sıralamaya aldığına dair elimizde kanıt olacak. Fakat bu durumda kelimenin sıralanmadığını görüyoruz.

AdSense Kullanımı
Söylenti

Her ne kadar SEO paranoyası AdSense kullanımını sık olarak dile getirdiği bir tavsiyeye dönüştürse de, bu parametre Google tarafından doğrudan reddedilmiştir. Bununla birlikte, bu iddiayı doğrudan destekleyen herhangi bir delil bulamadığımızı da belirtebiliriz. Bu nedenle AdSense kullanımının bir sıralama parametresi olarak doğrudan bir etkisinin olduğunu söyleyemeyiz.

Class’lar, NAME’ler ve ID’ler içerisindeki Anahtar Kelimeler
Söylenti

Bir kez daha, garip yerlere yerleştirilmiş kelimelerin arama motorlarında herhangi bir etkisinin olup olmadığına dair teorileri, rekabetçi olmayan kelimeleri ekleyerek ve sonucu bekleyerek çürütebiliriz. Bu tür iddialar Google’ın bize söyledikleri veya patentte yer alan spekülasyonlar kadar bile değerli değil. Ve burada da, bu faktörün bir söylentiden ibaret olduğunu, en azından bu yazı oluşturulduğu sırada öyle olduğunu görüyoruz.

CSS/JavaScript Yorumlarındaki Anahtar Kelimeler
Söylenti

Biraz sabır ve on saniyelik bir deneyle çürütülen eski bir SEO teorisi daha. HTML yorumlarında kullandığımız yöntemin aynısını kullandık ve rekabeti olmayan uydurma bir kelimeyi kaynak kodumuza ekleyerek ona link verdik. Eğer Google bu kelimeye değer atasaydı elimizde bu iddianın gerçek olduğuna ilişkin kanıt olacaktı. Fakat böyle bir şey gerçekleşmedi.

Doğrulanabilir Telefon Numarası
Belki

Telefon numarasının, arama sıralamalarında meşruluğun bir kanıtı olduğu düşünülüyor. Her ne kadar bu varsayımın ayağı pek yere basmasa da, Google’ın lokal SEO’da hesaba kattığı İsim, Adres, Telefon (bunlar ayrıca Google Maps SEO olarak bilinirler) gibi kriterleri tarafından desteklendiği de düşünülmekte. “Tatmin edici iletişim bilgileri” Google’ın kalite kontrol denetçilerinin arayışında oldukları bir parametre.

Gizlilik Politikası Kullanımı
Belki

2012’deki Webmaster World’de ortaya atılan bir teori daha sonra daha büyük bir tartışmayı doğurdu: Gizlilik Politikası sahibi olmak sıralamalarda etkiye yol açar mı? Önemli midir bilinmez, Arama Motorları dünyasının sözü geçen kişilerinin %30’u buna evet dedi. Ayrıca Google’ın felsefesi ile de uyumlu. Bununla birlikte hala teoriden öteye geçemediğini de söyleyebiliriz.

Düşük Kod – İçerik Oranı
Şüpheli

2011 yılında geniş çapta ilgi gören bu SEO teorisi, fazla içerikle birlikte sitenin kodunun az miktarda olmasının sıralamada etkili olduğunu önermekte. Bu konuda bildiklerimize bakalım: 1) Hız, doğrulanmış bir faktör, 2) Google’ın kendi PageSpeed Insights aracı gerçekten de taşıma kapasitesi için 5kb’a küçültmenin önemini vurguluyor. 3) Belirli, küçük kod hataları değer düşümlerine ve cezalandırmalara yol açabiliyor. Bu durumda en azından bu parametrenin doğrudan olmasa da alakalı olduğunu söyleyebiliriz.

Erişilebilir İletişim Sayfası
Belki

Meşruluğun bir göstergesi olduğu düşünülüyor. Bunun Google’ın Kaliteli Derecelendirme Yönergesi adı verilen bir yönergeden hareketle ortaya atıldığı veya o doküman tarafından desteklendiğini görüyoruz. Bu dokümanda, Google kaliteli kontrol denetçilerine “tatmin edici iletişim bilgilerini” aramaları öneriliyor.

İçerik Uzunluğu
Belki

SerpIQ ilginç bir korelasyon çalışması yürüttü. Bu çalışmaya göre en yüksek sıralamaya sahip içeriklerin uzunluğu, açık bir şekilde 2000-2500 kelime arasındaki içerikler. Bunun diğer faktörlerin bir faktörü olup olmadığı ise net değil. Bu sayfalar daha fazla beğeni almış ve bu nedenle de daha fazla link ve paylaşım almış sayfalar olabilecekleri gibi, bu sayede büyüyerek uzun arama varyasyonlarında daha yüksek sıralamalar da yer alıyor olabilirler.

Meta Source Tag’i
Şüpheli

Meta Source Tag’i Google News için 2010 yılında daha-nitelikli kaynaklar oluşturmak üzere üretildi. Bu parametre iki şekilde geliyor: satılan kaynaklar (eğer satış bir üçüncü şahıssa) ve orijinal kaynak (kaynak sizsiniz). Eğer yazı satılmışsa, bu durum teorik olarak yinelenen içerik cezalarının engellenmesine yardımcı olabilir. Eğer orijinal kaynak sizseniz, bu tag rel=”canonical” tarafından zaten geçersiz hale getirilmiştir.

Display Title’da Daha Önce Görüntülenen Anahtar Kelimeler
Olası

On yılı aşkın süredir yapılan çalışmalar ve korelasyon araştırmaları bir anahtar kelime ile başlayan title’ların (her zaman değil) anahtar kelime ile biten title’lara göre daha iyi sıralamaya girdiğini öneriyor. Bunun test edilmesi ise oldukça kolay ve genelde de doğrulanıyor: öne yerleştirilen anahtar kelimeler daha başarılı. Fakat bu parametre için seçtiğimiz kaynağımız bundan da fazlasını öneriyor.  

Meta Geo Tag
Şüpheli

IP adreslerinin ve ccTLD’lerin aksine, Matt Cutts bu tag ile zar zor ilgilenebildiklerini” belirtiyor. Bununla birlikte Cutts, bu tag’in gTLD(“.com” uzantısı gibi) sitesinde kullanmanız ve bir ülkeyle sınırlamayı denemeniz durumunda hesaba katılabileceğini de öneriyor. Bu nedenle, Meta Geo Tag her ne kadar, neredeyse kullanışsız olarak doğrulanmış olsa da, Google’ın onu en azından değerlendirdiği ve onu uluslararasılaşmada bir faktör olarak ele aldığı görülüyor.

Web’e Göre Alışılmışın Dışında İçerikler
Muhtemel

Bir patent, Google’ın sadece özdeş yinelenen içeriklerin değerini düşürmekten çok daha fazlasını yaptığını öneriyor. Google tam anlamıyla içeriğinizin ilgi çekici olmadığını söylemenin yöntemlerini tartışıyor. Bir grup makalenin ilişkili olduğunu belirledikten sonra, bu “bilgi parçacıklarını”, “novelty score” tanımıyla ödüllendiriyor. Bu içerikler betimsel, eşsiz ve / veya garip (iyi şekilde) içerikler olabiliyorlar.

Headings Bölümünde Daha Önce Kullanılan Anahtar Kelimeler
Belki

Heading tagleri kelimelerin sıralamasının gerçekten önemli olduğu diğer bir yer. Tekrardan, “ilk üç sıra kuralı” olarak bilinen bu konu içerisinde bahsettiğimiz kurala göre – daha öne yerleştirilen kelimelerin sıralamadaki ağırlıklandırması da daha fazla. Genelde, bulgularımız bunu doğruluyor, fakat bundan bağımsız olarak özellikle H1 pozisyonunda testler gerçekleştirmek gerekiyor.

Kendi İçinde Alışılmışın Dışında İçerik
Muhtemel

Google patentleri içeriğin ayrıntılı bir şekilde bilgi vermesinin yanında özgün, eşsiz ve garip olmasını “novelty score” olarak betimliyor. Bu, içerik içerisindeki “bilgi parçacıklarının” nicel ve nitel özelliklerine bakılarak yapılıyor. Günümüzde Google’ın “novelty scoring” adı verilen alışılmışın dışındaki içerikler için oluşturduğu puanlamasının, çok sayıda dokümanın birbirleriyle karşılaştırılması ile belirlendiğini biliyoruz. Aynı yinelenen içerikte olduğu gibi, novelty score da hem içerde hem de dışarıda incelenerek ağırlıklandırılıyor.

Tüm Sitede Ortalama Novelty Skoru
Olası

Kumar ve Bharat’ın “Alışılmışın dışındaki dokümanların tespiti” başlıklı patenti, tek bir dokümanın bir sitenin ne kadar yaratıcı olduğunun anlaşılmasında kullanılabileceğini belirtiyor. Site içerisine ortalama bir “novelty score” atanması, diğer siteyi bir bütün olarak ilgilendiren faktörler olan zayıf içerik (Panda algoritması) ve yüksek ilişki oranı (Hilltop algoritması) gibi parametrelerle de uyumluluk gösteriyor.

İçeriklerin Kalitesi
Şüpheli

Sayısız kaynaktan bildiğimiz üzere Google kullanıcılar tarafından oluşturulan içerikleri (ve hatta belirli Search Console mesajlarını da) ayırarak onları farklı şekilde analiz edebiliyor. Bir teoriye göre Google içerik içerisindeki yorumların miktarını içeriğin kalitesini belirlemek için kullanıyor olabilir. Bu teoriye ilişkin henüz yazılı bir kanıt yok, spekülatif olarak, bu faktör üzerinde oynayarak sonuç elde etmek kolay görünüyor.

Yorumlarda Pozitif Yaklaşımlar
Söylenti

Google’ın içeriklerin yorumlarına bakarak kalitesini belirlediği varsayılıyor. Sıralama tabanlı ürün incelemeleri hakkında da bir patent bulunmakta. Fakat Amit Singhal’a göre, eğer negatif yorum sahibi sitelerin sıralaması düşürülseydi, seçimlerde aday olan kişiler hakkında internette hiçbir bilgi bulunamazdı.

rel=”hreflang” kullanımı
Olası

HTML tag’i ’ın kendi başına sıralamada size artı sağladığını gösteren herhangi bir doğrudan kanıt bulunmamakta. Fakat, sitenin farklı bölgeler/dillerde varyasyonlarının olması açıkça kullanışlı. Çoğunlukla, böylesi işaretler oldukça faydalı görünüyor.

Sayfanıza Yönelen Otoriter Inbound Linkler
Kesin

Kendi içlerinde çok fazla sayıda inbound linke sahip olan diğer sitelerden linkler almak, kendi içlerinde inbound linklere sahip olmayan sitelere oranla çok daha fazla öneme sahip. Aynı durum onların kendi inbound linklerinin, sizin sitenize yönelik linkin değerinin belirlenmesi için de geçerli. Bu sayede linkler para birimi görevi görüyorlar. Bu para biriminin değer aralığı ise varsayımsal olarak $0 ile $1,000,000 arasında. İşte PageRank algoritması bu şekilde çalışıyor.

Sayfanıza Daha Fazla Inbound Link Gelmesi
Kesin

Bunun önemini belirtmemize dahi gerek yok. Aynı değere sahip daha fazla link daha büyük öneme sahip. Tabi ki, bu faktör belirli bir değere sahip linkler için geçerli; nitelik, sonsuz niceliğin üstendir, yani çoğu backlink neredeyse değersizdir diyebiliriz. Fakat PageRank algoritmasının daha gelişmiş bir fonksiyonu olarak, sitenizin arama sonuçlarında rekabet edebilmesi için çok sayıda linke ihtiyacınız bulunmakta.

Alan Adına Yönelen Daha Fazla Inbound Link
Kesin

Bir kere daha, eşit değere sahip daha fazla link o alan adının toplam otoritesini arttırır. Larry Page, PageRank konsepti ile ilgili makalesinde, PageRank’in bir bileşeni olan “hostname based clustering” tanımını veriyor.

Alan Adına Yönelmiş Otoriter Inbound Linkler
Kesin

Diğer sitelerden linkler yoluyla elde edilen PageRank’ler, iç PageRank formunda alan adı içerisinde dağıtılıyorlar. Alan adları  bir bütün olarak otoriteyi kazanma eğilimindedirler: otorite bir sitede yayınlanan içerikler, otoritesi olmayan alan adlarına göre anında çok daha yüksek sıralama sahibi olurlar.

Link Kararlılığı
Kesin

Backlinkler’in değerleri bu linklerin yaşları arttıkça artış gösteriyor. Spekülatif olarak, bunun nedeninin spam linklerin kontrolden geçerek geçersiz kılınmaları ve ücretli linklerinse bir süre sonra sürelerinin dolması nedeniyle olduğu söylenebilir. Bu nedenle, daha uzun süre geçerliliğini koruyan backlinkler daha değerli linkler oluyorlar. Bu parametre ayrıca bir patent tarafından da desteklenmekte.

Sosyal Ağ İşaretçileri
Belki

Bu tanım, Google tarafından sosyal ağlar üzerinde bir sitenin paylaşımları ve saygınlığı üzerinden otoritesinin değerlendirilmesi ile ilgili yapılmış bir tanımdır. Google+’ın kullanıma açılmasının ve Twitter ile yapılan firehose anlaşmasının bitirilmesinin ardından Matt Cutts, bu özelliğin Google+ verisi ile test edildiğini söyledi. Yapılan son çalışmalar pozitif sosyal ağ nüfuzunun daha iyi sıralamalara sahip olma ile doğrudan veya dolaylı olarak ilişkili olduğunu gösteriyor.

Anchor Text Anahtar Kelimesi
Kesin

Bir dış linkte kullanılan anchor textler bir arama ile, bir sayfanın ilişkisinin kurulmasında yardımcı oluyor. Hedef sayfanın söz konusu terimi sayfası içerisinde bulundurması da gerekmiyor (bknz. Google Bombing)

İlişkili Sitelerden Gelen Linkler
Kesin

Sizin sitenizle benzer içeriklere sahip sitelerden gelen linkler sıralamada kabul görüyorlar. Popüler bir yanlış kanının ve aşırı zararlı link inşaları yöntemlerinin aksine, sitenize yönlenen tüm linklerin sadece belirli bir konuyla ilişkili alan adlarından gelmeleri de gerekmiyor. Böylesi bir backlink profili tümüyle yapay görünecektir. Tabi bu içinde bulunduğunuz endüstrinin bir parçası olmanız gerekmediği anlamına da gelmiyor. Bu parametre Hilltop algoritmasıyla gelen bir özellikti.

Bir Bölümü Alakalı Olan Anchor Text
Muhtemel

Bir backlink portföyü normalde olması gerektiği gibi, doğal şekilde edinildiğinde, bir siteye link verme yöntemi kişiden kişiye farklılık gösterir. Anahtar kelime cümle grubunun bir kısmını içeren Anchor text veya anahtar kelime grubu artı “bir şeyler”, Google tarafından kabul görür. Google’ın bir patent, buna “bir bölümü alakalı” anchor text adını vermektedir. SEO uzmanları ise buna “bir kısmı eşleşen” adını veriyorlar.

Anahtar Kelime Link Title
Söylenti

Uzun bir süre boyunca bir linkin “title” özelliğinin anchor textlere benzer şekilde, belirli kelimelere ek ağırlık verilmesi şeklinde değerlendirilebileceği düşünüldü. PubCon 2005’te Google böylesi bir durumun söz konusu olmadığını, bu özelliği yeteri kadar kişinin kullanmadığını söyleyerek belirtti. Çeşitli pratiğe yönelik çalışmalar “title”’ın bir faktör olmadığını gösterdi.

Bir Bölümü Alakalı Olan ALT Textleri
Muhtemel

Aynı bir kısmı eşleşen anchor textlerde olduğu gibi, resimlerin ALT özelliği de doğası gereği değişkendir ve belirli anahtar kelimeleri içeren cümle parçaları için yüksek ağırlığa sahiptirler. Bu Google tarafından doğrulanmış bir şey değil, fakat rekabet değeri yüksek olmayan uydurma kelimelerle yapılan deneylerle ispatlanabilir. Google’ın patenti bu parametre için “bir kısmı ilişkili” olan derken, SEO uzmanları ”bir kısmı eşleşen” terimini kullanıyorlar.

İçerisinde Link Olan İçerikler
Kesin

Oldukça uzun bir süre, anchor text’e ek olarak, içerisinde linkler bulunduran içeriklerin toplam içerik performansını geliştirdiği düşünüldü. Bu teori bir patent ve deneylerle desteklenmekte. Bu nedenle, tek başına duran bir linke göre içerisinde linkler bulunduran içeriklerin daha değerli olduğu görüşü söz konusu.

Anahtar Kelime ALT Texti
Kesin

Görüntülerin ALT özelliğinde kullanılan anahtar kelimeler de anchor textler olarak görülmekte. Kısaca, kaliteli bir şekilde oluşturulmuş ALT tag’leri toplam erişilebilirliği geliştirirken, söz konusu resimlerin Google Görseller Aramasında görüntülenmesinde de büyük bir etki oluşturuyorlar.

Aynı Sonuca Sahip Siteden Link Verilmesi
Muhtemel

Google aynı arama sonucunda sıralamaya girmiş bir siteden backlink sahibi olmanın söz konusu belirli arama sorgusunda diğer türlüsünden daha fazla ağırlıklandırma temin ettiğini belirtiyor.

Marka İsminden Alıntı Yapma
Söylenti

Yerel alıntılar, yerel SEO’da veya Google Maps SEO’da önemli bir faktör: firma ismiyle, adresiyle, telefon numarasıyla alıntı yapılması fakat backlink verilmemesi. Moz’dan Rand’e göre bu durum “geleneksel SEO” için de geçerli bir durum. Bununla birlikte bu çalışma, kanıt sunmaya ihtiyaç duymadan birkaç yorumla çürütüldü. Bu yüzden bu faktörü biz de söylentiden ibaret olarak değerlendiriyoruz.

Çok Sayıda “Class C” IP’den Gelen Linkler
Şüpheli

Genelde Google, otoritenin değerini, kalitesini ve size link veren sayfaların ve alan adlarının ilişkisini sayısal olarak derecelendirir. IP adreslerinin değil. Hilltop algoritmasındaki bir istisna; Krishna Bhara’ın araştırma makalesindeki, “Detecting Host Affiliation” başlığı ile sunuluyor. Aynı /24 IP aralığını veya bir IP adresinin ilk üç baytını (A, B, C, D’deki C’ye kadar) paylaşan siteler aynı kişiye ait olarak değerlendirilir ve üçüncü parti uzmanlarının linklerinden elde edilen Hilltop bonuslarından diskalifiye edilirler.

Tüm Alan Adında Click Through Rate
Belki

Nanveet Panda (Panda algoritması) tarafından çıkarılan bir patent, çeşitli arama sonuçlarında site kalite skorununun CTR değerleri üzerinden belirlenmesini öneriyor. Bu patentin adı tam olarak “Site kalite skoru”. Bu patent ayrıca marka içeren aramaları da birincil yöntemdeki gibi tıklamalara göre değerlendiriyor. Yine de, arama sorgusu CTR’lerinin bir faktör olabileceği bulgusuna ek olarak, tüm sitedeki CTR’lerin de bir faktör olabileceğini öneriyor.

Arama/Sayfa Başına Click Through Rate (CTR Oranı)
Olası

Sonuç sayfalarındaki Click Through Rate’in bir sıralama faktörü olduğu hakkında pek çok teori ortaya atıldı. Bing arama motorunda bu parametre bir faktör özelliğine sahip. Rand Fishkin çok kez, Twitter’ı CTR’nin bir sıralama faktörü olduğunu şaşırtıcı şekilde doğrulayan deneylerde kullandı.

.GOV Uzantılarından Gelen Backlinkler
Söylenti

Aynı .EDU backlinklerinde olduğu gibi, .GOV backlinklerinden, benzer özelliklere sahip normal gTLD’lere kıyasla sihirli bir etkinin ortaya çıktığı doğru değildir. Hatta bu konudaki, bu tip sitelerden elde edilen linklerin “daha doğal bir dengeyi” kurmayı sağladığına dair yapılan bazı spekülasyonlar da bulunmaktadır. Fakat açıklamaları ve çalışmaları incelediğimizde ve bu tür linklere sahip olmayan büyük markalara baktığımızda bu iddiaların gerçek dışı olduğunu görüyoruz.

.EDU Uzantılarından Gelen Backlinkler
Söylenti

SEO alanında yeni olan kişileri hedef alan popüler bir kandırmaca, “.edu” sitelerinden yapılan backlink satışıdır. Bu uzantıların daha yüksek değere sahip oldukları iddia edilmektedir. “Google .edu ve .gov linklerini diğerlerinden daha farklı değerlendirmemektedir”. Her ne kadar bu siteler doğal referans kaynaklara göre daha yüksek ortalama otoriteye sahip olsalar da, “.edu link satın al” türü ilanlardaki linkler doğal şekilde elde edilmiş linkler değildirler ve bu tür yöntemleri deneyen sitelerin otoriteleri düşüş gösterir.

Düşük Hemen Çıkma Oranı
Belki

Google’ın kullanıcıların hemen çıkma oranını bir sıralama faktörü olarak kullandığı düşünülmektedir. Google Analytics veya Chrome verisi sayesinde bunun kolayca ölçülmesi söz konusu. Matt Cutts bu parametreye hayır diyor ve kullanıcıların bir sayfada ne kadar zaman geçirdiği kolaylıkla spam aktivitelerine maruz kalabilir diyor. Yine de, SEO Black Hat ve Rand Fishkin bunun tersini gösteren çalışmalar gerçekleştirmişler. Ayrıca Bing’den Duane Forrester’in Bing’in bu parametreyi “kalış süresi” olarak gerçekten de kullandığını onayladığını hatırlatalım.

Pozitif Link Hızı
Olası

Eğer siteniz ve içeriğiniz kaybettiğinden daha hızlı bir şekilde backlink kazanıyorsa, büyük markalara göre bir miktar daha avantajlı olmanız gerektiğine ilişkin bir spekülasyon vardır. Bunun nedeni diğer seçeneğin site-dışı SEO konusunda avantajınıza olmayacağıdır. Bir Google patenti en azından bu konuyu şu şekilde değerlendirdiklerini ortaya koyuyor: “Arama motoru, zamanla bir içeriğe (veya sayfaya) yönelen backlinklerin azalma/artma oranı veya sayısını analiz ederek, içeriğinin ne kadar yeni olduğuna dair önemli bir belirteci tespit edebilir.

Deep Linklerin Doğal Oranı
Belki

PageRank algoritmasının doğal bir fonksiyonu olarak, indirect linklere göre doğrudan linklere sahip sayfaların otoritesi daha yüksek. Aynı bir sayfanın ana sayfasına verilen linkler gibi. Ana sayfa haricindeki doğrudan inbound linklerin hatırı sayılır bir kısmının, aşırı manipülatif uygulamalar söz konusu olmadığında beklenebileceğini de söyleyebiliriz.

Twitter Paylaşımları
Belki

Google’a göre, sosyal medya üzerinde yapılan paylaşımlar backlinkler gibi değerlendiriliyorlar. Bununla birlikte Twitter üzerinde yapılan paylaşımların ek bir değere sahip olduğuna dair herhangi bir bilgi yok.

Twitter Takipçileri
Şüpheli

Bir markanın Twitter takipçilerinin sayısının bir sıralama faktörü olabileceği ile ilgili teoriler ortaya atıldı. Google’ın bu konudaki iddiaları ise tam tersini söylüyor. Her ne kadar Twitter takipçileri bir markanın savunucusu olabilmeleri, kulaktan kulağa bilgilerin ve haberlerin yayılması, içeriğinize backlinKlerin temin edilmesi konularında eşsiz bir kaynak olsa da, elde olan deliller Google’ın henüz bu bilgileri sıralamada hesaba katmadığını gösteriyor.

Facebook Paylaşımları
Belki

Google’a göre, sosyal medya üzerinde yapılan paylaşımlar backlinkler gibi değerlendiriliyorlar. Bununla birlikte Facebook üzerinde yapılan paylaşımların ek bir değere sahip olduğuna dair herhangi bir bilgi bulunmuyor. 2010 yılında Google Danny Sullivan’a “Twitter’da kim olduğunuz önemli”’de, Matt Cutts ise “bildiği kadarıyla” böyle ek bir faktör yok dedi.

Facebook Beğenileri
Şüpheli

Bir markanın Facebook beğeni sayısının doğrudan bir sıralama faktörü olabileceğine dair teoriler ortaya atıldı. Bununla birlikte Google’dan gelen açıklamalar tam tersini söylemekte. Her ne kadar Facebook takipçileri bir markanın savunucusu olabilmeleri, kulaktan kulağa bilgilerin ve haberlerin yayılması, içeriğinize backliknlerin temin edilmesi konularında eşsiz bir kaynak olsa da, elde olan bulgular Google’ın henüz bu bilgileri sıralamada hesaba katmadığını gösteriyor.

Taze İçerik Gerektiren Aramalar (İng kısaltması, QDF)
Kesin

Google tüm arama sorgularını aynı şekilde sıralamıyor. Belirli arama sorguları, özellikle de haberlerle alakalı olanlarda, yayınlanacak içeriğin özellikle yeni olması gerekiyor (ve sadece yeni içerikler sıralamaya giriyorlar). Google’ın bu parametreyi kısaca Query Deserves Fresness (QDF) – Taze İçerik Gerektiren Aramalar şeklinde tanımlıyor.

Daha Yaşlı Alan Adlarından Linkler
Belki

Microsoft 2008 yılında, yaşlı alan adlarından gelen backlinklerin ağırlıklandırmasının daha yüksek olması gerektiği ile ilgili bir patent teklifinde bulundu. Dağılım ise 10+ yıl için %100, 6-10 yıl arası için %75, 3-6 yıl için %50, 1-3 yıl için %25 ve bir yıldan az olanlar için %10’du. Google’ın böylesi bir değerlendirmeye sahip olup olmadığı ise doğrulanmadı.

Eski İçerik Gerektiren Aramalar (İng, QDO)
Olası

Bu terim, Google patenti içerisindeki betimlenen bir durumu tarif etmek için uydurduğumuz bir terimdir. Özel olarak not edildiği üzere: “Bazı sorgular için eski içerikler, yenilerine göre daha çok tercih nedeni olabilirler.” Daha sonra patent hangi içeriklerin yaşlarına göre sıralanacağını, o sorgu için ortalama yaşların bir fonksiyonu olarak tanımlıyor.

Kaynak Gerektiren Aramalar (İng kısaltması, QDS)
Olası

Bu deyim, Google’ın Quality Rater Guidelines’ı içerisinde betimlediği bir senaryoyu açıklamak için ürettiğimiz bir deyimdir. Kişilerin Google arama sonuçlarında kalite kontrol yaptığı zamanlara ithafen ortaya çıkmıştır: bu aramaya “uzmanlık ve/veya otoriter kaynaklar önemli olduğunda ihtiyaç duyulur”. Bu tüm bilgi içeren sorgulara uygulanabilir (işlemsel sorguların tersine).

Çeşitlilik Gerektiren Aramalar (İng, QDD)
Olası

Belirli arama sorguları Google tarafından farklı şekilde sıralamaya tabi tutulurlar. Query Deserves Diversity (Çeşitlilik Gerektiren Aramalar) adındaki teori entity salience adındaki bir konsepte bağlıdır. Bu aynı kelimeyi farklı şekillerde tanımlayarak yapılır. Çeşitlilik Gerektiren Aramalar, Taze İçerik Gerektiren aramalar konseptinin bir bölümü olarak düşünülebilir. Wikipedia’nın belirsizlik giderme sayfaları örneğinde olduğunu gibi, arama sorgusu belirsizdir ve sonuçların en üstünde birkaç çeşit sonuç türünün listelenmesi gerekir. Doğrulanmamıştır, fakat kolaylıkla denenebilir.

Güvenli Arama
Kesin

Yetişkin kişilere yönelik içeriklerin söz konusu olduğu belirli durumlarda, bir web sitesi Google aramalarında Safe Search (Güvenli Arama), seçeneği kullanılıp kullanılmadığına göre sıralamalarda gösterilebilir veya gösterilmeyebilir. Varsayılan olarak Safe Search özelliği aktiftir.

Google Ads’in Kullanılmaması
Söylenti

Bazı bilimsel olmayan kaynakların iddia ettiğine göre Google Ads kullanımı bir sıralama faktörü iken, bazı kaynaklara göreyse kullanmamak bir sıralama faktörü. Google Ads’in Google’ın organik sıralamalarında bir etkisinin şimdi veya gelecekte olduğunun düşünülmesi, Google tarafından belki de diğer SEO söylentilerine göre çok daha katı bir şekilde dağıtıldı

Google Ads Kullanımı
Söylenti

Görünüşe göre SEO paranoyası bu söylentinin kaybolmasına izin vermiyor. Şimdiye kadar Google Ads’in sıralamaları geliştireceğine dair herhangi bir güvenilir çalışmayla karşılaşmadık. Google Ads’in organik trafikleri etkiliyor olması Google’ın ana filozofisine aykırı ve bu söylentiye karşı konuşma konusunda Google herkesten daha açık sözlü

Chrome Site Trafiği
Belki

Google tarafından reddedilen bu patent şunları vurguluyordu, “bir dokümanla ilişkili olan trafiğe göre doküman puanlama” aynı zamanda tarayıcının trafik verisinin, sitelerin sıralamasını belirlemek üzere kullanma konusuna da temas eder: “bir dokümanın trafiğiyle ilişkili bilgiler zamanla söz konusu dokümanla alakalı skorların belirlenmesinin veya değiştirilmesinin sağlanması için de kullanılabilir.”

Chrome Bookmarkları (Yer İşaretleri)
Belki

Her ne kadar Matt Cutts tarafından doğrudan yalanlanmış olsa da, 2013’teki BrightonSEO konferansındaki ex-Googler toplantısında onaylandı. Ayrıca bir Google Patenti tarafından da şu sözler belirtiliyor: “Arama motoru zamanla bookmark/favorilerin sayısının hangi dökümanla alakalı olduğunu, dökümanın değerini belirleyebilmek için analiz edebilir.

Google Araç Çubuğu Etkinliği
Belki

Aynı Matt Cutts’ın Google Chrome verilerinin Google’ın organik arama sonuçlarının belirlemede kullanılmadığını belirtmesi gibi, aynısı Google Araç Çubuğu için de belirtildi. Buna rağmen, SEO uzmanları tarafından, bir Google Patent ile ilişkili olarak bu plugin kullanılarak gerçekleştirilebilecek bir yöntemden de bahsedilmekte.

Arama Geçmişinin Kullanımı
Olası

Eğer bu özelliği Google üzerinde kapatmadıysanız, kişisel arama sonuçlarının sizin arama geçmişinizle uyumlu şekilde gösterilmesi söz konusudur. 2009 itibariyle, Google hesabınızla giriş yapmak, arama sonuçlarınızın, arama geçmişinizle uyumlu şekilde görüntülenmesi için zorunlu bir durum olmaktan çıktı.

Yüksek MozRank / Moz Trust Skoru
Söylenti

“toolbar PageRank” skoru Google Aramalarının kullandığı gerçek PageRank verisi ile eşleşmiyor. Günümüzde bu veri sıklıkla yanlış sonuçlar veriyor ve bu durum çoğu kişinin MozRank’i tercih etmesine yol açıyor. Buna rağmen, Google linklerin değerini her zaman kendi geliştirdiği sisteme göre ölçtü ve her ne kadar Moz verisi aradaki bağlantıyı sağlasa da, sıralamalarla herhangi bir ilişkisinin olması söz konusu değil. Aynı şartlar, Majestic veya Ahrefs gibi diğer üçüncü şahıs ölçüm yöntemleri için de geçerli.

Düşük Alexa Skoru
Söylenti

Her ne kadar Google’ın teorik olarak bir sitenin trafiğini sıralama faktörü olarak değerlendirdiğine ilişkin spekülasyonlar olsa da, günümüzde Alexa’yı kullanarak bunu gerçekleştirdiklerine dair herhangi bir kanıt bulunmamaktadır. Elde olan dokümanlarda, bunu Chrome verisini kullanarak yapabildikleri önerilmektedir. Zaten bu konuda da yeterince açıklamada bulunuyorlar.

Yüksek Dwell Süresi (Uzun Klikler)
Olası

“Site kalite skoru” patenti, marka içeren aramaları + klikleri bir sıralama faktörü olarak ödüllendirmek üzerine kurulu bir senaryoyu tarif ediyor. Yöntemlerinin bir parçası olarak, ayrıca belirtiliyor ki: “Sistemin ayarlarına bağlı olarak … belirli bir süre boyunca gerçekleştirilen klik veya kaynak uzunluğu ile göreli belirli bir süre boyunca gerçekleştirilen klik, örneğin, kullanıcıların seçimleri olarak işlem görebilir.” Birkaç diğer kaynak tarafından doğrulandığı gibi, Bing ve Yahoo tarafından da kullanılmaktadır.

Toplam Marka İçeren Aramalar + Tıklanmalar
Olası

Nanveet Panda’nın “site kalite skoru” isimli patenti Google’daki marka içeren aramaların tüm alan adı içerisindeki kalite skoruna ne şekilde katkıda bulunduğunu tarif eden bir senaryoyu ortaya koyuyor (“Northcutt iletişim sayfası gibi”). Patentte şu şekilde tarif ediliyor: “Skor kullanıcı hareketlerinin tespit edilmesinde, belirli sitelerden ve belirli sitelerde bulunan kaynaklardaki niteliklerden belirleniyor”.

Site Haritasını Kaydetme Aracı
Şüpheli

Google’a XML Site haritasının Google Search Console kullanılarak kaydettirilmesi söz konusu. Bu işlem bazı durumlarda indeksleme içerisine daha fazla sayfanın girmesini sağlayabiliyor, fakat benzer nedenlerden dolayı “site kaydettirme” konsepti ideal bir konsept değil. Bu nedenle “Site haritası kaydettirme de” aynı şekilde. Eğer Google onları kendi kendine bulamıyorsa, bu özelliklerin sıralamaya hiç girememesi söz konusu. Ve Rand Fishkin’in de dikkat çektiği üzere, bu araç pek çok hata bulma sürecini de durdurucu etkiye sahip.

Yeniden Değerlendirme İstekleri
Olası

Google kalite yönergelerinin ihlal edildiğini tespit ettiği zaman sitelere manuel işlem uygulayabilir. Search Console'da bulunan bu kısım ile site sahibi sitesinin cezası olup olmadığını öğrenebilir. Hatalar düzeltilip Google'a yeniden inceleme isteği gönderildiğinde Google gerçek kişilerden oluşan incelemelerin de yardımıyla bu cezanın kalkıp kalkmayacağına karar verebilir. Tam spam gibi bir manuel işlem gördüyseniz indexleriniz tamamen Google sonuçlarından silinebilir.

Uluslararası Hedefleme Aracı
Şüpheli

Google Search Console diğer yöntemle doğru uygulanamadığı takdirde, uluslararası hedefleme için bir araç temin ediyor. Bu araç genel olarak “.com” TLD jenerikleri veya .co gibi “gccTLD’ler” için kullanılırken, aslında Google tarafından belirli ülkelere yönelik üretilmişti. Fakat daha sonra genel kullanımları Google’ın da onları farklı değerlendirmesini sağlamış oldu. Bunlar belirli durumlarda belirli ülkelerdeki sıralamalarda yardımcı olabiliyor.

Hedef Ülkelerdeki ccTLD’lerden Gelen Linkler
Olası

Google Country Code Top Level Domains – Ülke Kodu En Üst Seviye Alan Adları (ccTLD’ler)’i bir sitenin belirli bir ülkeyle bağlantısını kurmak üzere kullanıyor. Belirli bir ülkenin ccTLD’lerinden gelen backlinklerinin Google sıralama faktörlerini o ülke için geliştirdiği konusunda yaygın bir kabul söz konusu.

Google+’da Yerel Olarak Doğrulanmış Adres
Şüpheli

Firmaların Google Maps içerisinde yer almak için adreslerini kaydettirdikleri sistem olan Google+ Yerel sayfalarının, Google’ın ana arama sonuçlarında bir sıralama faktörü olduğu yönünde teoriler ortaya atıldı. Her ne kadar Google Maps sonuçlarında önemli bir sıralama aracı olsa da ve yerel sıralama kutusu standart Google arama sonuçlarıyla birlikte görüntülense de, bu teoriyi destekleyecek herhangi bir sonuç bulamadık.

Hedef Bölgedeki IP Adreslerinden Gelen Linkler
Olası

Google bizlere hedef kitlenize yakın bir servera sahip olmanın, daha geniş, uluslararası ölçekte, söz konusu kullanıcılar için sıralamaları geliştireceğini söyledi. Ayrıca birkaç diğer faktörün de coğrafi alakanın kurulması için kullanıldığı biliniyor: söz konusu durum Google.com ve Google.co.uk sonuçlarının birbirleriyle karşılaştırılması sonucu da ispatlandı.

Iframes Linkleri
Olası

Google her ne kadar YouTube frames ve iframes üzerine kurgulansa da, hala bu yapıların kullanımlarını önermiyor. Çünkü bu yapılar hem kullanıcılar, hem de Google’ın kendisi için henüz verimli değil. Yine de burada bir değerden söz etmek kısmen de olsa mümkün.

Crawl Budget
Kesin

Google’ın sitenizde crawl edeceği ve indeksleyeceği sayfa sayısı inbound linklerinizden elde edilen ortalama otorite değeri ile orantılıdır. Düşük otoriteye sahip siteler daha az “crawl budget” sahibi olurlar.

Android Pay
Şüpheli

Chrome, Analytics ve diğer Google kaynaklarında olduğu gibi, Google’ın Android Pay verisini bir sıralama parametresi olarak kullandığı teorisi bulunmaktadır. Bunun bir Google hesabının, daha önce satın almaya yönlendiren arama sonuçları ile ilişkisinin kurularak yapıldığı düşünülmektedir. Bu  parametrenin tamamen teoriden ibaret olduğunu ve bildiğimiz kadarıyla henüz hakkında bir kanıt bulunmadığını söyleyebiliriz (lehinde veya aleyhinde).

Core Web Vitals
Kesin

Google’ın 2020 Mayıs ayında duyurduğu Page Experience altında yer alan Core Web Vitals güncellemesi, 2021 yılının ikinci yarısında Google’ın sıralama faktörleri arasına girdi. Web siteleri için oluşan Core Web Vitals hatalarına, Google Search Console aracından ulaşabilirsiniz. Core Web Vitals için en önemli 3 metrik ise aşağıdaki gibidir:

Largest Contentful Paint (LCP): En Büyük Zengin İçerikli Boya olarak adlandırılan LCP, kullanıcıların bir web sayfasına tıklaması ile ana içeriğin yüklenmesi arasındaki süre olarak tanımlanabilir. Bu sürenin 2.5 saniyenin altında olması önerilir. Daha iyi bir sayfa deneyimi için 2021 yaz ayı itibariyle yayına alınan algoritma güncellemeleri ile birlikte LCP metriği de sıralama faktörlerinden biri haline gelmiştir.

First Input Delay (FID): İlk Yüklenme Gecikmesi olarak adlandırılan FID, kullanıcıların web sayfaları ile interaktiviteye geçebilme hızı (örn: satın alma butonunun tıklanabilir olma hızı) olarak tanımlanabilir. Bu sürenin ideal olarak 100 ms'nin altında olması önerilir. Daha iyi bir sayfa deneyimi için 2021 yaz ayı itibariyle yayına alınan algoritma güncellemeleri ile birlikte FID metriği de sıralama faktörlerinden biri haline gelmiştir.

Cumulative Layout Shift (CLS): Kümülatif Düzen Kayması olarak adlandırılan CLS, kullanıcıların bir web sayfasına giriş yaptıklarında sayfa içeriği yüklenirken yaşanan kayma sorunlarını temsil eder. Bu metriğin ideal olarak 0.1’in altında olması önerilir. Daha iyi bir sayfa deneyimi için 2021 yaz ayı itibariyle yayına alınan algoritma güncellemeleri ile birlikte FID metriği de sıralama faktörlerinden biri haline gelmiştir.

Page Experience
Kesin

Google’ın, Ağustos 2021 sonundan itibaren sıralama faktörleri arasında yer alacağını duyurduğu, kullanıcıların sayfa deneyimlerini geliştirmek adına yapılan güncellemenin en önemli değerlendirme metrikleri aşağıdaki gibidir:

  • Core Web Vitals
  • Mobil kullanılabilirlik
  • Güvenlik sorunları
  • HTTPS kullanımı

Web siteleri için Page Experience raporlarına Google Search Console aracından ulaşabilirsiniz.

MFI
Kesin

Google, Mobile First Indexing’e geçmeden önce hem mobil hem de masaüstü arama sonuçları, masaüstü sayfalar üzerinden belirlemekteydi. Ocak 2018 tarihi itibarıyla mobil öncelikli indekslemeye geçilerek masaüstü sayfaların pozisyonu, mobil sayfaların sunduğu içerik üzerinden belirlenmeye başladı. MFI ile birlikte kullanıcılara iyi bir mobil deneyim yaşatmanın önemi de artmış oldu.

Negatif Site İçi Faktörler mevcut sıralamalarınıza zarar verebilecek faktörlerdir. Bu faktörler üç kategoride ele alınırlar: erişebilirlik, devülasyon (sıra düşürme) ve cezalar. Erişebilirlik sorunları Google botlarının sitenizi doğru şekilde crawl veya analiz edememesinden kaynaklanır. Devülasyon, düşük kalitede web sitesinin bir göstergesidir ve sitenizin yükselmesini engelleyebilir. Cezalar ise çok daha ciddi durumlardır. Google’daki uzun süreli performansınızda yıkıcı bir etkiye yol açabilirler. Site içi faktörler, doğrudan kontrolünüz altında olan, sitenizi yönetim şeklinizle ilgili faktörlerdir.

Negatif Site dışı Faktörler genelde sitenize doğal olmayacak şekilde yönlenmiş backlinkler ile alakalıdırlar. Bunlar genelde kasten uygulanan spam linklerdir. 2012’de Penguin algoritması tanıtılana kadar, bu tür aktivitelerin sonucunda siteler cezalandırma yerine sadece düşüşe uğruyorlardı. Bu durumda Google doğal olmadığını düşündüğü için tüm veya tümüne yakın değerli linklerinizi kaybetmeniz söz konusuydu fakat sitenize diğer türlü bir zarar gelmiyordu. Daha sonra Penguin birkaç durumda geçerli olan Site dışı cezalandırmaları tanıttı. Bu sayede rekabet halindeki sitelerin zararlı hareketlerinin belirli bir seviyede kalması da sağlanmış oldu. Bu cezalandırma yöntemleri negatif SEO veya Google Bowling olarak da bilinmekteler.

Filtrele:
Yüksek Anahtar Kelime Yoğunluğu
Muhtemel

Keyword Stuffing cezaları, bir zamanlar etkili bir taktik olan anahtar kelime yoğunluğunun (keyword density) kötüye kullanılması sonucunda ortaya çıktı. Kendi deneyimlerimizden hareketle cezaların kelime yoğunluğu daha henüz %6 civarlarındayken dahi ortaya çıkabildiğini görüyoruz. Bununla birlikte TF-IDF de (yukarıda bahsedilmişti), bu konuda etki sahibi ve konulara, kelime türlerine ve içeriğe bağlı bir parametre.

Keyword Dilution
Muhtemel

Bu faktör mantıken ortaya çıkıyor: eğer yüksek anahtar kelime yoğunluğu (keyword density) veya TF-IDF pozitifse, bir noktada, frekans/yoğunluk oranın olmaması ilişkili olma durumunu da azaltacaktır. Google dilin doğasını anlama yeteneğini geliştirdiği için, bu durumun Subject Matter Dilution (konu yoğunluğu) olarak tarif edilmesi daha doğru olacaktır: herhangi bir teması olmayan içeriklerin üretilmesi. Aynı temel konseptin her iki türü de geçerli.

Yoğun Anahtar Kelimeli Title Tag
Muhtemel

Tümüyle bir sayfadansa, Keyword Stuffing cezaları title tag içerisinde daha olasıdır. İdeal bir title tag kesinlikle 60-70 karakterden az olmalı ve bu şekilde dahi, Google aramalarında sayfanın reklamını – tanıtımını kaliteli bir şekilde yapmalıdır. Aynı anahtar kelimenin aynı tag içerisinde beş kere kullanılmasının herhangi bir faydası yoktur.

Fazlasıyla Uzun Title Tag
Muhtemel

Tümüyle bir sayfadansa, Keyword Stuffing cezaları title tag içerisinde daha olasıdır. İdeal bir title tag kesinlikle 60-70 karakterden az olmalı ve bu şekilde dahi, Google aramalarında sayfanın reklamını – tanıtımını kaliteli bir şekilde yapmalıdır. Aynı anahtar kelimenin aynı tag içerisinde beş kere kullanılmasının herhangi bir faydası yoktur.

Heading Tag İçerisinde Fazla Anahtar Kelime
Muhtemel

H1, H2, H3 vb. türü Heading Tag’leri, belirli kelimelere ek bir ağırlık verilmesini sağlayabilir. Bu pozitif sıralama faktörünü kötüye kullanmayı deneyenler sonuç olarak bu tag’ler içerisine istedikleri kadar anahtar kelimeyi dolduramayacaklarını görecekler. Hatta tag’ler normalde olduklarından daha fazla büyüyebilseler dahi bu durum geçerli. Keyword Stuffing cezaları bu tag’ler içerisindeki toplam alanın bir fonksiyonu olacak şekilde karşımıza çıkıyorlar.

Heading Tag’lerin (H1, H2, etc.) Aşırı Kullanımı
Muhtemel

Genel bir kural olarak, eğer bir yerde SEO cezalandırmasının var olup olmadığını görmek istiyorsanız, pozitif bir faktörü mantıklı görünenin dışına çıkacak kadar zorlayın. Kolayca doğrulanabilen bir cezalandırmanın tüm web sitenizin H1 tag’i ile biçimlendirmek olduğunu söyleyebiliriz. Bunun için çok mu tembelsiniz? Matt Cutts aşağıdaki linkte içerisinde çok sayıda H1 tag’i bulunduran içeriklerle ilgili kısa bir örnekleme yapıyor.

URL Anahtar Kelime Tekrarı
Olası

Bir URL içerisinde, kelimeleri birden fazla kullanmak ile ilgili herhangi bir cezalandırma yok gibi görünse de, URL içerisinde kullanılan anahtar kelimeleri tekrarlamanız da herhangi bir ek değer getirmiyor. Bu parametreyi kolayca bir URL içerisine beş adet anahtar kelime yerleştirerek test edebilirsiniz.

Aşırı Uzun URL’ler
Muhtemel

Matt Cutts ilk beş kelimeden sonra, URL’lerin devamında gelen kelimelerin öneminin azaldığını belirtiyor. Bu durumun Google içerisinde de geçerli olduğu, her ne kadar Google tarafından doğrulanmasa da, oldukça ön görülebilir bir durum. Her ne kadar Bing, Google’dan daha farklı şekilde çalışsa da, onlar da keyword stuffing’in kendi arama motorlarında bir ceza uygulanması parametresi olduğunu doğruluyorlar.

Anahtar Kelime Açısından Yoğun ALT Tag’leri
Muhtemel

ALT tag’lerinin bir web sitesi içerisinde doğrudan görünür olmadığını düşünecek olursak, ALT tag keyword stuffing’in oldukça yaygın şekilde suistimal edildiğini görüyoruz. Birden fazla anahtar kelime iyi ve hatta ideal, fakat bundan fazlasını yapmak cezalara yol açabiliyor.

Uzun İç Link Anchor’ları
Olası

Uzun iç anchor text’ler beraberinde ek bir değer getirmeyecekleri gibi – değerin düşmesine de yol açabilirler. Aşırı kaçılan durumlarda, Keyword Stuffing webspam cezalandırmalarının aşırı uzun anchor text kullanımı durumlarına uygulanması söz konusu.

Linklere Göre Text Oranının Yüksek Olması
Belki

Teoride, tümüyle linklerden oluşan ve başka bir içerik bulundurmayan siteleri düşük kalitede siteler olarak değerlendirebiliriz. Bu tür sitelerin arama sonuç sayfalarında çok fazla görülmüyor olmaları da bu teoriyle uyum gösteriyor. Fakat bu sonucun herhangi bir çalışmayla desteklenmediğini de belirtelim.

Çok Fazla “Liste-türü” Yazım
Muhtemel

Matt Cutts’ın önerisine göre, çok sayıda anahtar kelimeyi listeleyen yazım tarzları da keyword stuffing tanımına giriyor. Örnek: çok fazla şeyi, kelimeyi, kelime grubunu, fikri, duyguyu, konsepti, kalıpları vb. sıralamak yazımın doğal bir formu değil. Bu türde yazımların çok fazla kullanılması sitelerin sıralamalarının düşüşüne ve hatta cezalandırmalara yol açabilir.

JavaScript-Gizli İçerik
Belki

Google, arama motorları tarafından okunamadığı için JavaScript içerisine yazı koyulmasına karşı olsa da, bu Google’ın JavaScript içine crawl etmesine engel de değildir. Aşırıya kaçan durumlarda, JavaScript, JavaScript olmayan sayfa içi tekstleri gizlemek için kullanılabilir. Bu durumda gizleme cezalandırmasının uygulanması söz konusu.

CSS-Gizli İçerik
Muhtemel

İyi bilinen ve iyi şekilde açıklanan sayfa içi SEO cezalarından birisi kullanıcılardan kasten linklerin veya tekstlerin saklanmasıdır. Özellikle de Google için sayfayı anahtar kelimelerle doldurarak bunu yapmak, zorlu bir ceza sürecine girmenize neden olabilir. Bazı esneklikler ise tabların veya küçük öneri kutucukları gibi araçların kullanımı gibi meşru durumlarda kullanıcılara verilebiliyor.

Arka Planın, Sayfanın Önü ile Aynı Olması
Kesin

Gizleme cezalarından yaygın olarak karşılaşılanlarından birisi ise, arka plan renginin ön kısımdaki içeriğin rengiyle aynı renkte olması durumlarında ortaya çıkar. Google Page Layout algoritmasını sayfalara görsel olarak bakmak ve hatalı olanları ayıklamak üzerine kullanabilir. Bizim deneyimlerimize göre, bu durum yanlışlıkla pek çok şekilde de gerçekleşebiliyor.

Tek Bir Pikseldeki Görüntü Linki
Kesin

Bir zamanlar linklerin gizlenmesi için kullanılan popüler bir webspam tekniğiydi. Google’ın “gerçekten küçük linkleri” gizli linkler olarak ele alacağı konusunda herhangi bir şüphe yok. Bu 1px’e 1px görüntü veya çok küçük bir tekst olacak şekilde de uygulanabilir. Eğer Google’ı bu türde yöntemlerle kandırmaya çalışıyorsanız, ihtimaller eninde sonunda yakalanacağınızdan yana.

Boş Link Anchor’ları
Kesin

Gizli linkler, her ne kadar genelde Gizli Tekstlerden, boş anchor tekst anlamında daha farklı uygulansalar da, onların da gizleme cezalarına davetiye çıkarmaları söz konusudur. Bu tür uygulamaların tehlikeli ve bir dönemin yaygın kullanılan webspam taktikleri olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle kodunuzu iki kere kontrol etmenizde fayda var.

Telif Hakkı İhlalleri
Kesin

Digital Millennium Copyright Act (DMCA) veya benzer telif hakkı ihlallerinin içine giren içerikleri yayınlamak, ciddi cezalandırmalara yol açabilir. Google bunun için lisanssız içerikleri otomatik olarak analiz ediyor. Fakat kullanıcılar da söz konusu hak ihlallerini bildirerek bu konuda destek olabiliyorlar.

Doorway Sayfaları
Kesin

Doorway Sayfaları veya Gateway Sayfalarını kullanan siteler, normalde arama motorlarının varış sayfası olması gereken bir yığın sayfa tanımlarlar. Bu siteler kullanıcıya herhangi bir fayda sağlamamaktadır. Buna örnek olarak, Amerika’daki her bir şehir ismi için bir ürün sayfası oluşturmayı gösterebiliriz. Sonuç olarak bu sayfalar Google’ın indeks sayfalarına yönelik spamdexing veya spamming olarak bilinen bir sonuç oluştururlar.

Bold, İtalik veya Diğer Özelliklerin Aşırı Kullanımı
Olası

Eğer siteniz içerisine yerleştirdiğiniz tüm içeriği bold tag’i içerisine, bu tür tekstlere sayfanın geri kalanına göre genelde ek bir ağırlıklandırma verildiği için yerleştirirseniz, sitenizi daha iyi sıralamaya sokabilecek bir kodu hacklemiş olmazsınız. Bu tür çalışmalar Google’ın genelde “spammy activity” adını verdiği aktivitelere girmektedir. Bu tür spammy aktiviteleri kullanıcılara açık olmayan çalışma amaçlı kullandığımız sitelerimizde denediğimizi belirtelim.

Kırık İç Linkler
Kesin

Kırık iç linkler bir web sitesini arama motorları için daha zor ulaşılabilir hale getirdiği gibi kullanıcıların site içerisinde hareketini de zorlaştırır. Bunun düşük kalitede bir web sitesinin işareti olduğunu söylemek mümkün. İç linklerinizin hiçbir zaman kırık olmadığından emin olun.

Tekrar Yönlendirilen İç Linkler
Şüpheli

PageRank patentleri ve makaleleri ve hatta Matt Cutts, redirectleri (tekrar yönlendirmeler), “PageRank erimesi” olarak değerlendiriyor. Bu bir sayfa, her defasında başka bir sayfaya yönlendirildiğinde bir miktar otorite kaybı anlamına geliyor. 2016’da Gary Illyes artık bu durumun geçerli olmadığına dair bir tweet attı.

Görsellerde Tekst
Kesin

Google görselleri analiz etme konusunda çok uzun bir yol kat etti. Fakat toplamda, zengin medyalar içerisinde kullandığımız tekstlerin, Google tarafından aranabilir olmaları pek mümkün değil gibi görünüyor. Bir görsel içerisine tekst yerleştirdiğinizde doğrudan bir cezalandırma veya düşürme uygulanmıyor, fakat sitenizin bu kelimelerde görseller aracılığıyla sıralamaya girmesi de söz konusu olmuyor.

Videoda Tekst
Kesin

Aynı görsellerde olduğu gibi videolarda kullandığınız kelimeler de, Google tarafından erişim açısından güvenilir değildirler. Eğer bir video yayınlayacaksanız, videonun bir tekst açıklamasını da beraberinde yayınlamanız videonun aranabilir olmasını sağladığınız için yararınıza olacaktır. Bu durum zengin içerik formatından da bağımsızdır. Buna HTML5, Flash, SilverLight ve diğerleri de dahildir.

Zengin Medyada Tekstler
Kesin

Google görselleri, videoları ve Flash gibi diğer medya formatlarını inceleme konusunda önemli yol kat etti; fakat toplamda bu tipteki zengin medyalardaki tekstlerin Google içerisinde aranabilmesi pek olası değil. Fakat herhangi bir cezalandırma veya sıra düşürme de söz konusu değil.

Frames/Iframes
Kesin

Geçmişte, arama motorları frameler içerisinde yer alan içerikleri crawl etme konusunda tamamen yetersizlerdi. Her ne kadar bu zayıflıklarının üstesinden belirli bir aşamaya kadar gelmiş olsalar da, frameler arama motoru örümceklerinin yolunda hala bir engel olmaya devam etmektedir. Google frame içerisinde yer alan içeriği tek bir sayfa ile ilişkilendirmeye çalışır, fakat bunu doğru şekilde başarabileceği garantinin çok dışında bir durum.

Dinamik İçerik
Olası

Dinamik içerik arama motoru örümceklerinin anlayabilmesi ve sıralaması için ortaya birkaç adet zorluk çıkarabilir. Noindex’in kullanımı ve böylesi içeriklerin kullanımının özellikle de Google tarafından erişilebilir şekilde minimuma indirilmesi, toplamda daha pozitif bir kullanıcı deneyimini temin ettiği gibi, sıralamalara da ayrıcalıklı şekilde yansıyacaktır.

Zayıf İçerik
Kesin

Her ne kadar bir konuyu tümüyle ele alan özenle hazırlanmış bir içerik oluşturmak her zaman daha iyi olsa da, Nanveet Panda’nın “Panda” algoritması gereği Google, eşsiz bir değere sahip olmayan içerikleri sert bir şekilde cezalandırılıyor. Tüm endüstride bilinen Dani Horowitz’in “DaniWeb” isimli forum sayfalarında yer alan bir çalışma, Panda’nın en temel etkilerine harika örnekler sunuyor.

Tüm Sitede Zayıf İçerikler
Kesin

Çok uzun bir zaman için, Google içeriğinizdeki eşsizliği ve kaliteyi tespit edebilmek için çabalarda bulundu. Panda algoritmasının tanıtılmasıyla, bu parametre sayfa sayfa değerlendirilen bir parametre olmaktan çıkarak tüm web sitesini ilgilendirir hale geldi. Bu gelişim, şimdilerde içeriklerin arama motorlarındaki ortalama kalitesini arttırmak için oldukça faydalı. İlgi çekici olmayan ve kendini tekrarlayan sayfalar “noindex” kullanımı sayesinde kaderine terk ediliyor. Bunlara örnek olarak “tag” sayfalarını ve forum kullanıcı profillerini gösterebiliriz.

Çok Fazla Reklam
Kesin

İçerisinde çok fazla reklam bulunduran sayfalar, özellikle de sitenin üst kısmında bu reklamlara sahiplerse, bu durumda düşük kullanıcı deneyimi sağlarlar ve arama sıralamasında bu şekilde değerlendirilirler. Google bu parametreyi web sitesinin bir görünümünü alarak değerlendiriyor. Bu özellik Page Layout algoritmasının bir fonksiyonu ve ayrıca kısaca Top Heavy Update olarak da biliniyor.

Pop-up Kullanımı
Olası

Her ne kadar Google’dan Matt Cutts bu soruya hayır olarak cevap vermiş olsa da, yine Google’dan John Mueller 2014’te bu soruya evet olarak cevap verdi. İki cevabı da birbirine göre tarttıktan ve Page Layout algoritmasının arkasındaki süreci anladıktan sonra, bizim eşitlik bozan cevabımız “evet” yönünde. Pop-up kullanmanız gerçekten de arama sıralamalarınıza zarar verebilir.

Yinelenen İçerikler (Üçüncü Kişiler)
Kesin

Bir başka sitede yer alan yinelenen içerikler, düzgün şekilde kaynağa atıfta bulunsa ve telif hakkı kurallarını ihlal etmese dahi, önemli miktarda düşüşe yol açabilir. Bunu şu kelimelerle açıklamak mümkün: Eşsiz olan fakat webin yapısına karşı olan içerikler toplamda daha iyi sonuç verirler.

Yinelenen İçerikler (İç)
Kesin

Başka kaynaklardan yinelenen içeriklere benzer şekilde, bir sayfa veya site içerisindeki içerik parçasının yinelenerek kullanımı sonuç itibariyle sitenin değerinde düşüşe yol açacaktır. Bu durum oldukça yaygın bir sorundur ve çok fazla indekslenmiş tag sayfalarından, www’lara karşı, sitenin www olmayan versiyonlarına kadar uygulanabilirdir.

Cezalı Sitelere Verilen Linkler
Kesin

Bu parametre “Bad Neighborhood” – Kötü Komşu – algoritmasıyla birlikte gelen bir özellikti. Matt Cutts’tan alıntı yapacak olursak: “Google web sitelerine bu siteler, spammy sitelere veya kötü komşulara link verdiğinde daha az güven duyuyor”. Bu kadar basit. Google eğer bu tür bir siteye link vermeniz gerekiyorsa rel=”nofollow” özelliğini kullanmanızı öneriyor. Tekrardan Matt’ten alıntı yapalım: “nofollow kullanımı kötü komşudan sizi ayırabilen bir özellik”.

Yavaş Web Sitesi
Kesin

Yavaş web siteleri, hızlı olanlar kadar iyi sıralama alamıyorlar. Google burada hedef kitlenizi göz önüne alıyor. Bu nedenle kullanıcılarınızın konumunu, cihazlarını ve bağlantı hızlarını göz önünde bulundurun. Google düzenli olarak “iki saniyenin altında” kuralını tekrar tekrar belirtiyor ve genel olarak 500ms’nin altını hedefliyor.

Sayfa NoIndex’i
Kesin

Eğer bir sayfa içinde “noindex” değeri taşıyan “robots” için bir meta tag içeriyorsa, Google onu kendi indeksi içerisine asla almayacaktır. Eğer sıralama almak istediğiniz bir sayfada bunu kullanırsanız, kötü bir seçim yaparsınız. Bununla birlikte Google kullanıcıları için iyi olmayacak sayfaları kaldırmak için bunu kullanabilirsiniz. Bu sayede Google’dan gelen ortalama ziyaretçi deneyimini de arttırmış olursunuz.

İç NoFollow
Muhtemel

Bu iki şekilde ortaya çıkabilir: eğer sayfa “robots” meta tag’ini “nofollow” değeri ile içeriyorsa, bu rel=”nofollow” değerinin sayfa içerisindeki tüm linklere atandığını ima eder. Veya, değer her bir linke atanacak şekilde de uygulanabilir. Her iki şekilde de, bu şu anlama gelir “Buna güvenmiyorum”, “daha fazla craw etme”, ve “buna PageRank verme”. Matt burada söyleyeceğini doğrudan söylüyor: kendi sitenizi hiçbir zaman “nofollow” yapmayın.

Disallow Robots
Kesin

Eğer siteniz kök klasöründe robots.txt adında bir dosya içerisinde “Disallow” açıklamasının ardından gelen bir “*” veya “Googlebot” tanımına sahipse, siteniz crawl edilemez. Bu sitenizin indeksten çıkarılmasına da neden olmaz. Fakat yeni içeriklerin veya yaşı veya yeniliği içine alan pozitif sıralama faktörlerinin güncellenmesine de engel olur.

Düşük Alan Adı İtibarı
Kesin

Alan adları Google içerisinde zamanla bir itibara sahip olurlar. Hatta alan adı el değiştirse ve artık siz tamamen farklı bir web sitesi yönetseniz dahi, sitenin daha önceki sahiplerinin yol açtıkları web spam cezalandırmalarına maruz kalabilirsiniz.

Kötü Komşulukta IP Adresi
Olası

Her ne kadar Matt Cutts uzun süredir kullanılan “SEO web hosting” ile ilgili sabit IP adresinin kullanımının herhangi bir faydasının olmadığına dair yaptığı açıklamalarla bu konuyu alaşağı etmiş olsa da, bazı nadir durumlarda Google’ın özel bir ağ veya kötü bir komşulukta yer alan tüm server IP aralığını cezalandırdığı görülebilmektedir.

Meta veya JavaScript Yönlendirmeleri
Kesin

Hali hazırda çok yaygın olmayan bir SEO cezası; Google meta-refresh ve/veya JavaScript zamanlı yönlendirmeleri kullanmamanızı öneriyor. Bunlar kullanıcıların kafasını karıştırırken, hemen çıkma oranının artmasına ve bir nedenden dolayı gizleme sorununun ortaya çıkmasına neden oluyor. Bunlar yerine server seviyesinde 301 (eğer kalıcıysa) veya 302 (eğer geçiciyse) yönlendirmelerini kullanın.

JavaScript İçerisinde Tekst
Kesin

Google JavaScript içerisinde crawl yeteneğini geliştirmeye devam ederken, Google’ın hala JavaScript kullanılarak yazdırılmış tekst içerisinde crawl yapmasında sorunlar olabilir. Ek olarak Googlebot içerik yazdırıldığında içeriği anlamayabilir. Tekstin JavaScript ile yazdırılması cezalara yol açmıyor. Yine de gereksiz bir risk ve bu nedenle de negatif bir faktör olarak karşımıza çıkıyor.

Zayıf Tekrar Çalışma Süresi
Kesin

Google sitenize erişemediği zaman onu tekrar indeksleyemez. Mantığımız ayrıca güvenilmez bir sitenin zayıf Google deneyimine yol açacağını da söylüyor. Tek bir hizmet dışı kalmanın sitenizin sıralamasında yıkıcı bir etkiye yol açması söz konusu olmasa da, tekrar çalışma zamanının makul bir değerde olması da önemli. Bir veya iki gün bunun için ideal. Bundan daha fazlası ise sorunlara yol açabilir.

Özel Whois
Belki

Google tarafından arada sırada dikkat çekildiği üzere Google, whois bilgisine her zaman erişemiyor. Matt Cutts PubCon 2006’da halen daha bu verilere baktıklarını ve özel whois bilgilerinin diğer negatif belirtilerle birleştirildiğinde cezalandırmaya yol açabileceğini belirtiyor.

Yanlış Whois
Şüpheli

Özel whois ile benzer olarak, Google temsilcileri tarafından açıkça belirtildiği üzere Google bu yaygın kandırmacanın farkında ve onu bir problem olarak görüyor. Eğer ortada ICANN kurallarının ihlal edilmesi dışında bir neden varsa, örneğin eğer bir alan adı hırsızının alan adınızı çalmasını engellemek istiyorsanız bu durumda yanlış whois kullanılabilir. Fakat bunun dışında herhangi bir nedenle yanlış whois kullanmanız önerilmiyor.

Cezalı Kayıtlı
Şüpheli

Eğer özel ve yanlış whois bilgilerinin kötü olduğuna katılıyorsanız, Matt Cutts’ın bunu webspam’in bir göstergesi olarak değerlendirmesini de hesaba katın. Cutts bunu bir alan adı sahibinin pek çok sitede cezalı ve mimli olmasına dayandırıyor. Bu doğrulanmış bir bilgi değil ve tümüyle spekülatif diyebiliriz.

Küresel Sıralamada ccTLD
Olası

ccTLD’ler ülkelere özgü alan adı ekleridir. Örnek olarak. uk ve .tr’yi verebiliriz. Bu ekler küresel olan gTLD’lerin tam tersidir. Bu tür araçlar uluslararası SEO çalışmaları uygulamak için kullanışlıdır, fakat o ülke dışında sıralama almak için de bir soruna dönüşebilir. Bu kurala yönelik bir ayrıcalığın .co gibi Google tarafından “gccTLD’ler” olarak isimlendiren bazı ccTLD’lerde uygulandığını da belirtelim.

Çok Fazla İç Link
Muhtemel

Matt Cuts bir zamanlar sayfa başına 100 linklik bir üst limit olduğunu belirtmişti, daha sonra bu söyleminden vazgeçerek “kabul edilebilir bir sayıda tutun” demişti.

Bozulmuş/Geçersiz HTML veya CSS
Olası

Matt Cutts bunun bir faktör olmadığını söyledi. Buna rağmen, yaptığımız deneyler düzenli olarak bir faktör olduğunu gösteriyor. Kodlar mükemmel olmak zorunda değiller ve bu dolaylı bir etki olabilir. Fakat kötü kodlamanın negatif etkilerinin olması gerektiği mantıken ve kod ile ilgili diğer faktörler hesaba katıldığında söz konusu. Kötü kodlama tag kullanımı, sayfa yapısı ve gizlenme gibi sayısız, potansiyel görünmez sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir.

Çok Fazla Dış Link
Kesin

PageRank algoritmasının bir fonksiyonu olarak, alan adınızdan “PageRank sızdırmasının” gerçekleşmesi söz konusu. Unutmayın ki, buradaki negatif faktör “çok fazla” dış linktir. Dışarıya makul sayıda link vermek Mr. Cutts tarafından bu faktöre ilişkin açıklamanın yapıldığı makalede de onaylandığı üzere pozitif bir sıralama faktörüdür.

Park Edilmiş Alan Adı
Muhtemel

Park edilmiş alan adları, içlerinde henüz gerçekten bir web sitesi olmayan alan adlarıdır; genelde içlerinde bir makine tarafından oluşturulmuş reklamlar görüntülenir ve kullanılmadan beklerler. Artık, bu tipte siteler diğer sıralama kriterlerine girmedikleri gibi, Google’da da büyük bir başarı elde edemiyorlar. Bir zamanlar belirli miktarda başarılı olabiliyorlardı. Fakat Google tekrar tekrar Park edilmiş alan adlarının hiçbir türünün artık sıralama alamayacağını açıkça belirtti.

Dış Affiliate Linkler
Olası

Google geçmişte herhangi bir ek değer sağlamayan affiliate sitelerine karşı harekete geçmişti. Bu kılavuzlar içerisinde de yer alıyor. robots.txt tarafından engellenen bir klasörde 301 yönlendirmesi kullanan affiliate linkleri ile ilgili bir SEO paranoyası mevcut. Buna rağmen, Google HTTP başlıklarını görüntüleyebiliyor. Birkaç affiliate pazarlamacısı, çok fazla affiliate linkten kaynaklanan cezalara yönelik makul bilimsel çalışmalar sundular. Bu nedenle bu başlığı “olası” olarak nitelendiriyoruz.

Otomatik Üretilmiş İçerik
Kesin

Makine tarafından, kullanıcıların arama sorguları baz alınarak üretilen içerikler Google tarafından “kesinlikle cezalandırılır” ve Google Webmaster Guidelines açısından da bir ihlal olarak değerlendirilir. Söz konusu Guideline içerisinde detaylı şekilde yapılan birkaç açıklamada ise ceza görmeyebilecek yöntemler hakkında bilgiler verilmektedir. Bu parametreye yönelik bir ayrıcalık meta tag’lerinin makine tarafından üretilmesinde geçerlidir.  

Arama Sonuç Sayfası
Kesin

Genel konuşacak olursak Google, kullanıcılarının potansiyel içeriğe yönlendirebilecek linkleri içeren sayfalara değil, doğrudan içeriklere yönelmesini istiyor. Aynı, Arama Motoru Sonuç Sayfası (ing, SERP) gibi bir sayfadan gelen kullanıcılarda olduğu gibi. Eğer bir site arama sonuç sayfası gibi bir siteyse ve içinde yine linkler barındırıyorsa, bu durumda bu sitenin sıralama alması kolay değildir. Bu aynı şekilde tag/kategori sayfası olarak işlev gören blog yazıları için de geçerli.

Enfekte Siteler
Olası

Çoğu web sitesi sahibi bunu duyduğuna şaşırabilir fakat çoğu tehlikeli olarak addedilen web server kapatılmış durumda değil. Sıklıkla, bu can sıkıcı kuruluşlar, güvenlik açıklarını kendi varlıklarını koruyabilmek için yamalarla doldururlar. Üstelik bunu sizin haberin olmadan yaparlar. Daha sonra bu aktiviteler kendilerini sizin adınıza virüs/zararlı yazılım gibi zararlı aktiviteler olarak gösterir ve Google bu durumu bir hayli ciddiye alır.

Footer’da Çok Fazla Sayıda Link
Muhtemel

Bir sitenin footer bölgesinde yer alan linklerin, sitenin içeriğinde yer alanlara göre daha az ağırlıklandırmaya sahip olduğu açık. Ayrıca Google ücretli link yapıları hakkında takınacağı tavır ile ilgili ilk defa açıklamaya yaptığında, sitelerin footer bölgeleri ücretli onlarca link ile doluydu ve bu durum oldukça yaygındı. Bu nedenle çok fazla footer linkinin artık bir cezalandırmaya yol açabileceğini söyleyebiliyoruz.

Modası Geçmiş İçerik
Muhtemel

Modası geçmiş içeriklerle ilgili durumu farklı yönleriyle ortaya koyan bir Google patenti bulunuyor. Bir yöntemde modası geçmiş içerikler doğrudan çok eski tarihli içerikler olarak ele alınıyorlar. Fakat burada bu faktörün doğrudan tüm aramalardaki sıralamaları mı etkilediği yoksa, Query Deserves Freshness (QDF), Türkçesiyle Yeni İçerik Gerektiren Aramalar, türü aramalarda mı etkili olduğu bilinmiyor.

E-Dolandırıcılık Aktiviteleri
Kesin

Eğer Google sitenizi e-dolandırıcılık aktiviteleri ile eşleştirirse (birisinin bilgilerini çalmak için diğer bir sitenin giriş sayfasının birebir şekilde kopyalanması) bu durumda başınız ciddi şekilde belada demektir. Bunların büyük kısmında Google bu tür siteleri “illegal aktivite” ve “kullanıcılarımıza zarar verebilecek şeyler” olarak sınıflar.

Müstehcen İçerikler
Olası

Her ne kadar Google müstehcen içerikleri indeksleyip onları sonuç olarak getirse de, varsayılan olarak devrede olan, Safe Search (Güvenli Arama) özelliği ile bu içerikler görüntülenemez. Bu yüzden, kontrolden geçmemiş, kullanıcılar tarafından üretilmiş bir içerik, Google’ın Safe Search filtresine takılarak engellenebilir.

Orphan (Yetim) Sayfalar
Kesin

Orphan sayfalar, site içi mimariniz kullanılarak bulunması zor veya imkansız olan sayfalardır. Doorway sayfalar olarak değerlendirilebilecekleri için webspam sinyali olarak ele alınabilirler. En azından, bu türde sayfaların iç PageRank’den faydalanamayacağını söylemek mümkün. Bu nedenle de daha az otoriteye sahip olurlar.

Subdomain Kullanımı (N)
Belki

Subdomainler (birsey.sizinsiteniz.com), subfolderlarla (sizinsiteniz.com/birsey/) karşılaştırıldıklarında Google tarafından genelde ayrı web siteleri olarak görülürler. Bu pek çok açıdan diğer faktörlere bağlı olduğu için negatif olarak yansıyabilir. Böylesi bir senaryoda, pek çok subdomaine sahip olan bir site, bu sayfalardaki “tüm domaine” etkileyen faydalara sahip olamaz.

Link Satışı
Muhtemel

Matt Cutts, bir alan adının PageRank değerinin ücretli dış linkler nedeniyle nasıl doğrudan yediye düştüğüne dair bir çalışmayı aktarıyor. Ücretli edinilen linklerin, Google Webmaster Guidelines ihlali olması nedeniyle, hem sayfa içi, hem de site dışında cezalandırmalara yol açabiliyor.

Bir Sayfadaki 4XX/5XX HTTP Durum Kodu
Kesin

Eğer web serverınız 200 (OK) veya 301/302 (yönlendirme) durum kodları dışında kod döndürüyorsa, bu gösterilmesi gereken içeriğin gösterilmediği anlamına gelir. Unutmayın ki, söz konusu içeriği siz kendi tarayıcınızda görüntüleyebiliyor olsanız dahi, durum böyle olabilir. İçeriğin gerçekten eksik olduğu durumlarda, Google tarafından da 404 hatasının yerinde olduğu ve kabul edilebilir olduğu belirtilmiştir.

Subdomain Sayısı
Belki

Bir sitedeki subdomainlerin sayısı, subdomainlerin her birinin ayrı birer site olarak ele alınıp alınmayacağının belirlenmesinde kullanılan en önemli faktördür. Çok fazla sayıda subdomain kullanımı, oldukça kolay bir şekilde yanlışlıkla yapılabilecek de bir şeydir, Google’ın bir siteye birden fazla siteymiş gibi davranmasına veya pek çok sitenin tek bir siteymiş gibi ele almasına neden olabilir.

Sayfalardaki Kod Hataları
Belki

Varsayım olarak, eğer bir sayfa PHP, Java veya diğer server-side dillerinden kaynaklanan hatalarla doluysa, bu durumda söz konusu web sitesi Google’ın zayıf kullanıcı deneyimi ve düşük kalite tanımına giriyor. Sayfada yer alan hata mesajlarının Google’ın sayfa içi analizi ile iç içe girmesi söz konusu hale geliyor.

Hata Sayfalarının Tüm Alan Adı İçerisindeki Oranı
Belki

Varsayımsal olarak,  kullanıcıların 4XX ve 5XX HTTP hataları içeren sayfalara yönlenmeleri toplamda düşük kaliteye sahip bir web sitesinin işaretidir. Bunun söz konusu HTTP başlıklarına sahip olmayan ve kırık dış linklere sahip sayfalarda geçerli bir problem olduğunu düşünüyoruz.

Outbound Linkler
Söylenti

Belirli bir seviyede, “PageRank leakage” adı verilen bir durum söz konusu: elinizde dağıtabileceğiniz bir miktar puan var ve “puanlar” hemen tekrar sitenize geri de yönlenmiyorlar. Fakat Matt Cutts’ın doğruladığına göre gerçekten alakalı ve otoriter outbound linkleri ödüllendirmek için başka kontrol mekanizmaları da bulunmakta. Web sitelerinin etkileşimli araçlar olması gerekiyor. Çıkmaz sonlar değil.

Soft Hata Sayfaları
Olası

Google çok kez “soft 404” ve diğer soft hata sayfalarının kullanımı konusunda site sahiplerini uyardı. Bu sayfalar, temelde doküman başlıklarında HTTP 200 kodu döndüren hata sayfalarıdır. Mantıken, bu Google’ın doğru bir şekilde işleyebileceği bir şey değil ve hatta, kullanıcılarınız bu nedenle bir hata sayfası ile karşılaşıyorlar. Google siteniz içerisindeki böyle sayfaları, düşük-kalite olarak değerlendiriyor ve alan adınızın toplam değerini belirlerken de bu sayfaları dikkate alıyor.

Site Haritası Önceliği
Belki

Pek çok kişi ayrı ayrı sayfaların XML site haritasına atanabilen “priority” özelliğinin crawl ve sıralama açısından bir öneme sahip olduğunu varsayıyor. Google’a Arama Konsolu ile aktarabildiğiniz diğer belirtilerde olduğu gibi, bu da sadece siz sorduğunuz için sayfaların gerçekten daha yüksek yerlerde sıralanmasını sağlamıyor. Ve ayrıca daha az öneme sahip içeriklerin önemini azaltmak için de kullanışlı bir belirteç.

HTTP Expire Headers
Belki

Web serverınız içerisinde headers kısımlarını “Expires” olarak ayarlamak tarayıcıların ön belleğe atma işlemini kontrol edebileceği gibi performansı da arttırabilir. Ne yazık ki, nasıl yönlendirildiklerine bağlı olarak, arama indekslemesinde, arama motorlarına söz konusu içeriğin uzunca bir süre tekrar yenilenmeyeceğini söyleyerek problemlere de yol açabilirler. Tüm durumlarda, analiz sonucunda gerçek kullanıcı deneyimi sağlanmak istenildiği için, Googlebotlara istenenden daha uzun süre uzak kalmasını söyleyebilirler.

Keyword Stuffed Meta Desciription
Belki

Teoriye göre, Google bize meta description bölümünü web sıralamalarında kullanmadığını, sadece arama sonuçlarında reklam amaçlı kullandığını söylese de, bu bölümün Google’a webspam sinyallerini herhangi bir kötüye kullanma denemesi olması durumunda göndermesi de olası.

Site Haritası ChangeFreq
Belki

XML site haritalarındaki ChangeFreq değişkeni, içeriğin ne sıklıkta değiştiğini göstermeyi amaçlıyor. Teoriye göre Google içeriğin değiştiğini söylemenizden daha hızlı şekilde içeriği tekrar crawl etmiyor. Google’ın bu özelliği takip edip etmediği ise net değil. Fakat eğer ediyorlarsa, bu Google Search Console’da crawl hızını ayarlamakla yakın bir sonuç verecektir.

Kullanıcılar Tarafından Üretilmiş Spammy İçerikler
Muhtemel

Google web sitenizin kullanıcılar tarafından oluşturulmuş içerikler bölümündeki sorunlara bir çözüm bulmalı ve bu alanlardaki spammy içeriklere yönelik uyguladığı cezalandırma sorunlarını çözmeli. Bu durum Google Search Console içerisinde uyarı görebileceğiniz durumlardan birisi. Bir örnekte WordPress’te gizli bir DIV içerisindeki spamin fark ettirmeden cezalandırmalara yol açabileceğini fark ettik.

Keyword-Stuffed Meta Keywords
Belki

2009’dan bu yana, Google meta anahtar kelimelerini hiç değerlendirmeye almadığını duyurdu. Buna rağmen, tag halen daha bu fikre inanmayan veya bunu anlamayan site sahipleri tarafından suiistimal edilmeye devam ediyor. Teoriye göre, ikinci nedenden dolayı bu tag halen daha Google’a webspam sinyalleri göndermeye devam ediyor olabilir.

Otomatik Çevrilmiş İçerikler
Muhtemel

Matt Cutts, Babelfish veya Google Translate kullanılarak bir web sitesinin çok kısa bir sürede “uluslararası” hale getirilmesinin yaygın bir uygulama ve Google Webmaster Guidelines’a aykırı olduğunu belirtiyor. Google’ı bu şekilde kullanmanın, genelde bir “sıralamada gerilemeye” ve hatta bir cezalandırmaya dahi yol açtığını söyleyebiliriz. Bir Google Webmaster videosunda, Matt makine tarafından yapılan çeviriyi, “otomatik üretilmiş içerik” olarak değerlendirdiklerini söylüyor.

Yabancı Dillerin İzole Olmaması
Olası

Açıkça, eğer hedef kitlenize hitap etmeyecek bir dilde içerik üretirseniz, hemen hemen pozitif sayfa – içi faktörlerden de faydalanamaz, ziyaretçilerinizin ilgisini çekemezsiniz. Matt Cutts uygunsuz bir şekilde izole yabancı dildeki içeriklerin kullanıcıların ve arama motoru örümceklerinin önünde bir engel teşkil edebileceğini söylüyor. Pozitif sıralama faktörleriyle karışmaması için, Google, site içerisindeki bölümlerin olduğu kadar sayfa içerisindeki içeriklerin de ilişkisini kurabilmeli.

Tüm Linklerin nofollow Olması
Şüpheli

Verdiği demeçlerden birisinde Matt Cutts, Google’ın Wikipedia gibi sitelerin özenle seçtiği linklerden bazılarının “nofollow” olmamasını tercih ettiğini söylüyor. Fakat bu linklerin değerlerinden bahsetmiyor. %100 “nofollow” outbound linklerle başarı yakalayabilmiş Wikipedia gibi web sitelerine, bu nedenle herhangi bir zarar gelmediği görünüyor. Ne olursa olsun bu siteler, iyi outbound linklerin getirdiği pozitif özellikleri kaybedebilirler.

Robots.txt Dosyasının Olmaması
Söylenti

2016 itibariyle, Google Search Console site sahiplerine siteleri içerisine bir robots.txt dosyası koymalarını önerdi. Bu pek çok kişiye robots.txt doyasının bir site içerisinde bulunmaması durumunda sıralamada etkili olacağı düşündürdü. Biz bu durumu biraz garip bulduğumuzu söyleyebiliriz. Google Search’den John Mueller ise eğer Googlebot siteniz içerisinde her alana ulaşabilir olsun istiyorsanız, bu durumda robots.txt dosyası kullanmanıza gerek yok diyor.

Zayıf SSL Şifrelemesi
Belki

SSL şifrelemenin pozitif bir sıralama faktörü olduğu doğrulanmıştı. Bu Google’ın, kullanıcıları için gelişmiş bir güvenlik uygulaması benimseyen siteleri ödüllendirdiğini ön görüyor. Peki Google’ın güvenliğin kalitesini de ödüllendirmesi söz konusu mu? Google’ın SSL şifrelemelerinin başarısını ölçmesi, hali hazırda onaylanmış malware testinden bile daha kolay. Fakat şimdilik elimizde, bunun olumsuz bir parametre olabileceğine ilişkin herhangi bir delil yok.

Teması Olmayan Siteler
Olası

Panda güncellemesinin ardından yapılan en popüler incelemelerden birisi HubPages’di. HubPages sonuç olarak alakasız pek çok siteyi birbirlerinden ayırmak için subdomain’leri kullandı ve hasarı gidermeyi başardı. Hilltop güncellemesi 2004 yılında merkez bilgisi olan alan adlarını ödüllendirirken, görünen o ki Panda 2011 yılında bu konudaki eksiklikleri cezalandırmaya başladı.

Commercial Queries (YMYL)
Olası

Google alışverişle ilgili olan aramaları nitelendirirken genelde “commercial queries” tanımını kullanıyor. Quailty Rater Guidelines, QA denetçilerinden “Paranız mı Hayatınız Mı”, “Your Money or Your Life” İngilizce kısaltması (YMYL) içeriklerini, aramalarda para ve sağlıkla ilgili meşruluk için yükseltilmiş endişeyi tanımlamasını istemiş. Bunun arama algoritmasındaki toplam etkisinin ne olduğu kesin bilinmemekle birlikte, Google’da “commercial queries” şeklinde yapacağınız aramalarla bu konseptle ilgili birkaç göstergeyi de bulabilirsiniz.  

X-Robots-Tag HTTP Header
Olası

Arama motoru crawlerlarını engellemenin en yaygın yolu HTML kodlarınızını veya ayrı bir robots.txt dosyasını kullanmak olsa da, bu işlemi server seviyesinde gerçekleştirmek de mümkün. Doğru kullanıldığında bu seçenek zayıf içerikleri engellemenin iyi bir yolu olabilir. Fakat istemeden de olsa, bu yaklaşımın doğası gereği elde edilen sonuçlar genelde olumsuz sonuçlar olarak karşımıza çıkıyorlar.

Aşırı Çapraz Link Değişimi
Kesin

Birden fazla web sitesine sahip olunması durumunda, inbound link otoritesini arttırmak için bu siteleri birbirleriyle iç linkleme önerilmemektedir. Bu noktada risk, iç linkle sahip alan adı sayısının artmasıyla artış gösterir. Sitelere sahip olan kişiler, IP adresleri, içeriklerin benzerliği, tasarımın benzerliği ve nadiren de olsa, insan kontrolü ile tespit edilebilir ve cezalandırılabilir. Uluslararasılaştırma veya “ortada çok iyi başka bir neden olduğunda”, kullanıcıların bunu yapabilmeleri için istisnalar uygulanabilir.

Ücretli Link Yapıları
Kesin

Linkler bir web sitesi sahibinden, PageRank değerinin paylaşılması amacıyla satın alınamazlar. Matt Cutts’ın belirttiği üzere bu kural doğrudan FTC’nin ücretli hizmetlere yönelik rehberinden ilham alınmış. Bunu başka türlü belirtecek olursak, backlinkler tanıtımlar olarak görülürler ve gerçek tanıtım doğrudan ödemeler olmadan gerçekleşirler.

Sayfa Otoritesinin Etkisinin Azaltılması
Kesin

PageRank algoritmasının bir fonksiyonu olarak, bir sayfadaki her link, toplam otorite değerini bağlantılı olduğu sayfalara dağıtır.  Örneğin, içerisinde bir link bulunduran bir sayfa 1.0’lık bir PageRank değerini geçirebilir, bununla birlikte 1,000 adet outbound linki olan aynı sayfa 0.001 değerini geçirecektir.

Yeni Anchor Text
Muhtemel

Bir link içerisinde kullanılan anchor text’in yaşı, özellikle de o anchor text başka bir sitede değişim gösteriyorsa, bir sorunun belirteci olabilirler. Spekülatif olarak, bu durum linkin üçüncü bir kaynaktan gelmediğini gösterdiği gibi, sıralamada manipülasyon yapmak için kurgulandığına atıf yapmaktadır.

Anchor Text’lerin Doğal Olmayan Oranları
Muhtemel

Anchor textler, linklerle, ana fikrin bir seviyeye kadar alakasının kurulmasını sağlıyorlar. Her SEO taktiğinde olduğu gibi, SEO komünitesi bu parametreyi amacı dışına çıkacak şekilde kullanıyor ve belirli kontroller manipülasyon sınırlarını belirlemek için devreye koyuluyor. Bu sınırlama %10 anchor text olacak kadar basit bir şekilde sınır değer alabiliyor. Bu özellik Penguin algoritmasının bir özelliği.

Alan Adı Otoritesinin Azaltılması
Kesin

Sayfa otoritesinin azaltılması mümkün olduğu gibi, tüm alan adı için outbound PageRank’in değerinin azaltılması da mümkündür. Bu nedenle, kimlere link vereceğini, onlara link verenlere göre daha seçici şekilde gerçekleştiren siteler, daha değerlidirler. Bununla birlikte herkese link sağlamak üzere çalışmalar yapan sitelerinse neredeyse hiç değeri yok diyebiliriz.

Link Veren Sitelerin Doğal Olmayan Çeşitliliği
Olası

Eğer Google’ın sonuçta doğal trendleri izlediği düşüncesine katılıyorsanız ve Penguin algoritması sonrası içinde %10’dan daha fazla anchor text bulunduran sitelere yönelik cezalara ilişkin çalışmaları kabul ediyorsanız, her türlü doğal olmayan Site dışı aktivitelerin de sitelere zarar verebileceğine dair görüşler katılırsınız. Her ne kadar duruma yönelik herhangi bir çalışma henüz mevcut olmasa da, black hat SEO aktivitelerinin zamanla açgözlü olmaya yöneldiğini ve sonuç itibariyle bu tür aktivitelerin cezalandırmalarla sonuçlandığına çok kere şahit olduk.

Doğal Oranda Olmayan Anchor Türü
Olası

Moz çalışması bize tek bir anchor’ın yüksek oranında kullanılmasında olduğu gibi, Penguin algoritması tarafından cezalandırılan sitelere yönelik yaptığımız çalışmada gördüğümüz gibi, tüm sitede çok fazla anchor text kullanımının da siteler için söylenebileceğini gösterdi. Popüler markaların backlinklerinin analizi yüksek miktarda marka ismi içeren anchor text’lerin, “buraya tıkla” anchor’larının, URL anchor’larının ve bannerların varlığını gösterdi. Limitleri doğal olanın dışına itmek sıralarda gerilemelere davetiye çıkarırken, Penguin algoritmasıyla bu konuda artık cezalandırmalar da söz konusu.

Spam Yorumlar
Olası

Eğer blog içerisinde spam yorumlarda bulunursanız – bunlar kendini tekrarlayan, doğal olmayan formatlara sahip yorumlardır. Bu linklerin cezalandırılmaları veya düşürülmeleri söz konusudur. Özellikle de ürettiğiniz yorumlar otomatik üretilmişlerse, garip anahtar kelimeli anchor text’lere sahiplerse veya alakasız veya kendini tekrarlayan içerikler olduklarına dair işaretler içeriyorlarsa, bu durumlar söz konusudur. Diğer bir taraftan gerçek yorumlarınsa, doğru ve önerilen yöntem olduğunu belirtelim. Cutts bu tür durumlarda gerçek isimlerinizi kullanmanın ölçümde pozitif bir etkiye sahip olduğunu belirtiyor.

Webspam FootPrint (Ayak İzleri)
Olası

“footprint”, aynı kaynaktan gelen, Google’ın kullanabileceği hemen hemen her türlü aktiviteyi tanımlayan bir Site dışı SEO terimidir. Bu bir forum kullanıcı adı, bir kişinin adı, bir fotoğraf, konuk bir yazarın biyografisi, özel bir blog ağı içerisindeki WordPress temasının bir elemanı veya webspam aktiviteleri ile ilişkilendirilebilecek küçük çabalar olabilir. Görüldüğü üzere bir footprint (ayak izi), her zaman kötü bir şey değildir. Fakat eğer site Google’ın Webmaster Guidlelines’ı dışına birazcık dahi çıkarsa, footprintler sitelere cezalar getirebilecek faktörlere dönüşebilirler.

Tanıtıcı Reklam (Doğal Reklam)
Muhtemel

Doğal Reklamcılık olarak da bilinen Tanıtıcı reklam içerikleri, Google’ın webspam ekibi tarafından sistematik olarak takip edilen ve ücretli linkler olarak değerlendirilen linklerdir. Tanıtıcı reklamlar içerisinde verilen linklerin bu amaçla üretildikleri açıkça gösterilmeli ve cezalandırmaların önüne geçmek için rel=”nofollow” özelliği ile tanımlanmalıdır. Gizli tanıtıcı reklamlar da Google News tarafından tüm yayınların liste dışı bırakılmasıyla sonuçlanabilir.

Forumlarda Spam İçerik
Olası

Forum paylaşımları blog yorumları gibi, arama motoru örümcekleri yerine insanlar için yapıldığında ve karşılıklı bir iletişime dönüştüklerinde inbound pazarlamada etkili hale dönüşmektedir. John Mueller, forumlar içerisindeki toplu spam link şeması aktivitelerini düzenli olarak takip ettiklerini belirtiyor.

Inbound Affiliate Linkler
Şüpheli

Bu konudaki spekülasyona başlamadan önce: Inbound affiliate linkler sıklıkla URL değişkenlerinin bir sonucu olan, 301 redirectleri ve yinelenen içeriklerden kaynaklanan sıra düşüşleri aracılığıyla meydana gelen PageRank düşüşlerinden etkilenirler. Inbound affiliate linklerin ücretli link cezalandırmalarında olduğu gibi, gerek bilerek gerek bilmeyerek, benzer nedenlerle düşüşlere yol açtığına dair spekülasyonlar bulunmaktadır. Matt Cuts outbound affiliate linklerde, ücretli linkler konusunda endişe duymanız durumunda kullanmanızı öneriyor.

Forum İşaretçileri & Profil Linkleri
Olası

Görünen o ki Google hangi linklerin forum işaretçileri hangilerinin doğal bir konuşmanın parçası olduğunu anlayabiliyor. Doğal konuşmalar ise kişiler tarafından yararlı olmak üzere oluşturulmuş içerikler olmaları nedeniyle, bu konuşmaların PageRank alması da söz konusu oluyor. Aynı durum sahte forum profillerinin oluşturulduğu webspam taktikleri için de geçerli. Geniş ölçekli düşünüldüğüne, her iki taktikte çok az bir değer katarken, webspam cezalandırmalarıyla sonuçlanıyorlar.

Header Sidebar Linkleri
Olası

Görünen o ki, Google patentlerinde, footer linklerinde olduğu gibi header veya sidebar kısımlarındaki linkleri de (bu linkler sabit veya tüm sitede görünen linkler olsun veya olmasın), şablon olarak tanımlayıp ayırıyor. Özellikle patent şöyle belirtiyor: şablon kaldırıldıktan sonra makale indeksleniyor, sonuç ağırlıklandırma, şablon olmayan bölümlere göreli olarak daha fazla bağlı olduğu için daha doğru olmakta.

Footer Linkleri
Muhtemel

Sitelerin footer bölümünde kullanılan linklerin, bilgi veren ana kısımdaki içerikteki linklerin ağırlıklandırmasına göre değeri daha düşük. Bu konsept Page Layout algoritmasının çalışma yapısıyla da destekleniyor. Bununla birlikte Google’ın belirttiği üzere footer’da çok fazla sayıda link kullanımının ağırlıklandırması, sitelerin üst kısımlarındaki linklendirmelere göre bir hayli kötü.

Widget Links
Olası

Bu özellik bir zamanlar oldukça eğlenceli ve büyük oranda kullanıcılar için verimli olan bir özellikti, fakat linklerin doğrudan kazançlara dönüştükleri bir dünyaya uyum sağlayamadılar. 2015 itibariyle hala widget dağıtımı yapabilseniz de, Google linklerde nofollow kullanımını öneriyor ve anchor text uygulamıyor. Google neyse o olmaya ve eğer bu kuralı uygulamazsanız cezalandırmalar yapmaya devam ediyor.

WordPress Sponsorlu Temalar
Olası

Sitenin footer bölümlerindeki linklerin çok düşük bir değere sahip olmasının da üstünde, Google webpsam ekibi bir zamanlar güçlü fakat şimdilerde neredeyse kullanışsız olan WordPress temaları içerisinde backlink kullanımlarının da farkında. Bu tür eforlar GWG widget örneğinde olduğu gibi açık bir şekilde arkasında spammy ayak izleri oluşturuyorlar.

Link Wheel (veya Piramit veya Dört Yüzlü)
Muhtemel

Larry Page’in PageRank algoritmasıyla ilgili makalesini okuyun ve makalede belirtilen PageRank değerlerini sürekli aynı sayfalar arasında geçiren piramit / çember yapısını inceleyin. Eğer hala 2005 yılında olsaydık, zekanızdan dolayı ödüllendirilirdiniz. Şimdi ise Google kullanıcılara yönelik bu tür manuel veya otomatik uygulamalara karşın oldukça dikkatli.

Yazar Biyografi Linkleri
Olası

Bir link inşası taktiği spam’e yol açabilecek durumda olduğunda, Google sıra düşürme yoluna gider. Bu linkler tümüyle “ölü linkler” olmazlar, ama 2010 yılında “konuk kişilerin paylaşımları”, 2005’teki içerik pazarlamasına benzer şekilde aşırıya kaçmıştı. Bu türden uygulamalar, blogların ve yazıların yazar biyografisi kısımlarının ağırlıklandırmasının azaltılmasıyla sonuçlandı. Bu kadar basit. Ve popüler söylentilere göre, New York Times ve diğer gerçek otoriter medya kuruluşları “insanlar tarafından” yapılan yorumlar için cezalandırılmadılar.

Jenerik Web Dizinleri
Olası

Jenerik web dizinleri ilk link yapılarından birisiydi. Matt Cutts bu konuda ücretli, jenerik dizinleri, içerik açısından bir ayrıcalık yapmıyorlarsa, ücretli linkler olarak değerlendirip cezalandırdıklarını belirtiyor. Cutts, Yahoo!’nun ücretli dizinlerini doğru uygulanmış yöntemlerden birisi olarak gösteriyor. Ücretli veya değil, herhangi bir linkte görünen o ki bir tema bulunmakta: içerik anlamında dikkatli olmak iyi bir şey, tümüyle herkese açık listeler ise kötü.

Makale Dizinleri
Olası

Google’ın, Panda algoritmasıyla tüm alan adı içerisindeki içerik skorlarını ve Penguin algoritmasıyla doğal olmayan link yapılarını cezalandırma konusunda ne kadar başarı elde ettiği bilinmemekle birlikte, gelecekte de bu tür siteleri cezalandırma konusunda daha fazla geliştirmeye ihtiyaç duyup duymadığı da bilinmemektedir. Bununla birlikte, 2014’te Matt Cutts’ın bir videosunda görüldüğü üzere, halen daha makale dizinlerini bir sorun olarak ayrıştırıyorlar. Bu tür yöntemleri uygulamayı düşünüyorsanız gelecekte sorunlar yaşamayı bekleyebilirsiniz.

Özel Ağlar (Link Çiftlikleri)
Muhtemel

Karşılıklı linkler vermek cezalandırmalara yol açabileceği gibi, SEO siteleri için oluşturulmuş çok büyük özel ağlar içerisine girmek de benzer bir etkiye sahip. Google bu tipte sitelere karşın oldukça sert bir tutuma sahip, sayısız otomatik yöntemle webspam ayak izlerini analiz ediyor. 2015’te bu tip yöntemler kısa süreli black hat yapıları olarak kullanılmaktaydı, fakat bundan sonra uzunca bir süredir, tüm özel ağlarla ilgilenildi.

Karşılıklı Linkler
Muhtemel

Google’ın karşılıklı linkler veren web sitelerinin sırasını, çok fazla sayıda outbound linkten kaynaklanan “PageRank değerinin düşmesine” kıyasla daha fazla düşürme eğilimi var. Çok fazla karşılıklı link veya sayfa/sitenin birbirlerine link vermesi, linklerinizin çoğunun hak edilmediğini ve doğal olmadığının da bir kanıtı.

Manuel Müdahaleler
Kesin

Tüm diğer sıralama faktörleriyle beraber, Google webspam ekibi belirli sitelere karşı manuel müdahalelerde bulunabiliyor. Bu müdahalelerin ardından sitenizdeki sorunları düzeltmeniz bir yıl veya altı ay sürebiliyor. Bu Google cezalandırmaları Google Search Console bildirimlerinden görülebilir. Bu nedenle, düzenli olarak günümüz özelliklerinin dışında düşünerek geleceği değerlendirmek ve “Google ne istiyor?” diye sormak gerekiyor. Google’ın bu konudaki felsefesi hakkında bilgi edinin ve sitenizi uyumlu şekilde değiştirin.

Google Dance
Olası

Bu terim devamında Google’ın 500’e yakın algoritma değişimini getiren geçici bir değişimi tanımlamak için kullanılıyor. Teknik olarak, bu etkiler bazı sitelerin üst sıralara çıkmasını, bazılarının ise alt sıralara düşmesini sağlaması açısından pozitif veya negatif olabiliyorlar. Fakat Google Dance her zaman beklenmedik şekilde değişimler yaptığı için onu negatif etkiler içerisinde sıralıyoruz.

Linkleri Çevreleyen İçerik Olmaması
Olası

Eğer bir linki çevreleyen bir içerik ona değer katıyorsa, bu durumda içerik bulundurmayan linkler kötü bir şey olsa gerek? Bu faktörün basit olarak sıra düşmesine yol açtığını ve geniş ölçekte doğal bir şekilde uygulanan bir yöntem olduğunu söyleyebiliriz. Bir içerik içerisine yerleştirilmemiş backlinkler’den her ne kadar hiç diyemesek de, çok daha az değer almayı bekleyebilirsiniz.

Linkleri Çevreleyen Zayıf İçerik
Muhtemel

Google backlinklerin kalitesini onları çevreleyen içeriklerin kalitesini değerlendirerek belirliyor, özellikle de Panda ve Penguin algoritmaları devreye girdikten sonra. Uygulamanın tam olarak nasıl gerçekleştiği bilinmiyor, fakat Google’ın Site dışı kaliteyi belirlerken kullandığı yöntemlerin sayfa-içi kaliteyi belirlerken kullandığı yöntemden farklı olmadığını varsaymak mümkün.

Linkleri Çevreleyen Alakasız İçerikler
Olası

“Referans içeriklere göre sıralama” başlıklı bir Google patenti, Google’ın bir linki çevreleyen kelimelere bakarak linklin ne ile ilgili olduğunu belirlemesini tanımlamaktadır. Eğer söz konusu içerik belirli bir konuya odaklı veya tematik değilse, bundan yararlanamaz. Eğer çevre içerik yeteri kadar alakasızsa, bu tamamen garip bir hal alacağı için doğal görünmez ve sonuçta cezalandırmalar uygulanabilir.

İçerikteki Linklerin Oranı
Belki

Onları çevreleyen içerik olmadan çok fazla backlink sahibi olmak,  belirli bir oranın ötesinde, net bir webspam aktivitesinin bir göstergesidir. Bu teori üç görüşü bir araya getiriyor: Matt Cutts tarafından webspam ayak izleri ile ilgili sıkça yapılan incelemede ve içerik bulundurmayan linklerin bir miktarının doğal olduğu gerçeğine göre, bir Google Patent’i “Referans içeriklere göre yapılan sıralamanın” bir linki çevreleyen içeriği tespit ederken, kalitenin kullanışlı bir göstergesi olduğu görülüyor.

Ani Link Kayıpları
Muhtemel

Ani link kazanımı, sitenin backlink portfolyosunun detaylı incelenmesine yol açabileceği gibi, ani link kayıpları da bir problemin göstergesidir; hatta daha da fazlasıdır. Basit bir mantık kurarak: bu webspam çalışmasının süresi biten linklerin bir sonucu olduğunu söyleyebiliriz. Google’ın önemli olarak değerlendirmeye aldığı linklerin ise uzun süre varlığını koruyan linkler olduğunu söyleyebiliriz.

Çok Hızlı Link Kazanımları
Olası

Google Patentin’den alıntı yapacak olursak: “Her ne kadar backlink sayısındaki ani büyüme oranları arama motorlarının dokümanların skorunu belirlemesinde bir etkenken, ayrıca arama motorunda spam aktivitelerin de bir göstergesi olabilir.” Ani, spontane büyümeler webspam filtreleri tarafından ek incelemelerin oluşmasına yol açabilir, bununla birlikte, daha da iyisi gerçek içeriklerden geldiği sürece bir içeriği veya sitenin manipülatif olmayan şekilde “viral olması” da söz konusudur.

Alakasız Sitelerden Linkler
Şüpheli

Google Hilltop algoritmasından bu yana alakalı sitelerden gelen linklere bonus veriyor. Oldukça yaygın olan SEO söylentileri ve çok tehlikeli olan “link building” ve “disavowing” servisleri alakasız sitelerden gelen linklerin doğrudan kötü olduğu söylentisini yaydılar. Her ne kadar çok fazla alakasız link doğal olmayan bir ayak izi bırakırken, sizin sitenizle aynı özellikleri taşıyan sitelerden böylesi fazla link almak da doğal görünmeyecektir.

Bütün Sayfalardaki Linkler
Muhtemel

Bir web sitesinin bütün sayfalarında yer alan linkler, kendi içlerinde zararsızdırlar, fakat bu linklerin değerleri düşüktür ve bunlar toplamda sanki tek bir link varmış gibi değerlendirilirler. Matt Cutts sitenin tüm sayfalarında yer alan linklerin doğal bir şekilde ortaya çıktığını söylüyor fakat bunların genelde webspam aktiviteleriyle birlikte kullanıldıklarını da belirtiyor. Bu nedenle, Google’ın webspam takımı bütün sayfalarda ortak olarak yer alan linkleri manuel olarak inceliyorlar. Varsayımsal olarak, bu sürecin toplamda daha fazla riske yol açan otomatikleştirilmiş bir bileşeni de olmalı.

Negatif Alan Adı Link Hızı
Belki

Bir spekülasyona göre, eğer sitenizin backlink portfolyosu sabitse veya uzun bir zaman aralığında kazandığınızdan daha hızlı şekilde link kaybediyorsanız, bir şeyler yanlış demektir. Bu spekülasyonun bir kısmının bir Google patenti tarafından desteklendiğini de söyleyebiliriz. Bu patent, inbound link verenlerin sayısının azalmasının, söz konusu içeriğin yeni bilgilere sahip olmaması olarak değerlendirilebileceğini önermektedir. Patent bunun tek bir sayfaya uygulanabileceği gibi tüm bir sitenin içeriğine de uygulanabileceğini öneriyor.

Negatif Sayfa Linki Hızı
Olası

Bir Google patentinin belirttiği üzere: “Bir dokümana (veya sayfaya) yönelmiş backlinklerin sayısındaki değişimleri veya artış/azalış oranını zamana bağlı olarak analiz ederek, arama motoru bir içeriğin ne kadar yeni olduğuna dair önemli bir belirteç bulabiliyor. Inbound link veren sitelerin sayısının zamanla azalması, arama sonuçlarında içeriğin yeni içerik olarak değerlendirilmemesi olarak görülebilir ve bu nedenle kötü bir etkiye yol açabilir.

Disavowed Linkler
Muhtemel

Google Search Console 2012’de bir inbound link’in tümüyle görmezden gelinmesini talep edebileceğiniz bir özellik ekledi. Bu etkiler eğer doğru kullanılmazsa kalıcı, geri döndürülemez ve markanızın uzun süreli arama itibarına zarar verebilecek etkilerdi. Bu adım sadece daha önceden kaynaklanan webspam hatalarına karşın son çözüm olarak uygulanabilir.

Redirect’ten Kaynaklanan Cezalandırmalar
Olası

John Mueller, Google Hangout aracılığıyla organik arama cezalandırmalarının, 301 ile yönlendirilmiş siteler ile geçirilebileceğini doğruladı. John’un doğrulaması, bunun gerçekçi bir faktör olduğunu da göstermiş oldu.

Chrome’dan Engelli Siteler
Olası

Google 2011 yılında kullanıcılara siteleri Google aramadan, Chrome yoluyla engelleyebilecekleri bir araç tanıttı. Bu konuda “şu anda kullanıcıların engelledikleri alan adlarını bir sıralama belirteci olarak kullanmıyoruz, fakat bu veriyi kullanışlı olup olmayacağını görmek için inceliyoruz” görüşünü belirttiler. Bu nedenle, bu faktörün sıralamalarda otomatik bir faktör olup olmadığı garanti değil, fakat webspam ekibinin bu veriyi incelemeden karar verdiğini de bilmiyoruz.

Cezalı Sitelerden Gelen Linkler
Muhtemel

Google “kötü komşular” terimini uzun süredir kullanıyor. Bu terim ceza almış sitelere ithafen kullanılmakta. Eğer siteniz böylesi ceza almış bir siteden link alıyorsa, bu durumun sizin sitenize özel bir inceleme getireceğini unutmayın. Tabi bunun sonucunda sizin sitenize de cezalandırmaların gelmesi söz konusudur.

Crawl Oranı Modifikasyonları
Kesin

Google Search Console, sitenizin maximum tarama hızını düzenlemenize olanak tanıyor. Googlebot’u hızlandırmak mümkün olmasa da, hızını sıfıra kadar azaltmak mümkün. Bunu yapmak indeksleme açısından sorunlara neden olabilir, bu da sıralamalarda sorunlara yol açacaktır. Bu sorunlar özellikle yeni içerikler konusunda ortaya çıkar.

Negatif Yaklaşımlar
Olası

2010’da Google bir markaya yönelik yorumlarda veya linklerin etrafında yer alan içeriklerde ifade edilen negatif duyguların bir sıralama faktörü olduğunu söyledi. Yorumlar bundan önce yerel ve “Google Maps SEO” sıralamalarının önemli bir parçası olarak biliniyordu. Bunun sonuçları biraz kompleksti fakat Moz’dan Carson Ward bu konuda önemli bir iş başardı.

Uluslararası Hedef Aracı
Belki

Google Search Console, uluslararası hedefler için bir araç sunuyor. Teorik olarak bu araç, sizin tüm pazarlama bölgenizi içine almayacak belirli bölgelerin arama sonuçlarında çıkmamasına yol açabilir. Bu da sitenize zarar verecek bir süreçtir.

Link İnşası
Söylenti

Belki de hiç ölmeyecek söylentilerden birisi link inşasının kötü olduğuna yönelik olan söylentidir. Google’dan Matt Cutts başından beri bizlere link inşası ile ilgili tavsiyeler veriyor ve en temel şekliyle, link inşasının web ortamına adapte edilmiş geleneksel pazarlama yöntemi olduğunu söyleyebiliriz. Link inşası Google felsefesi ile amaç öncelikle arama motoru olduğunda ters düşer. Linkler pazarlamadır. Link inşası, öncelikle insanlar için yapılmalıdır.

Link İnşası Servisleri
Söylenti

Linkleri gözeten bir servise ödeme yapmak, ücretli linklerle aynı şey değildir. Bununla birlikte, eğer söz konusu servis vazgeçer ve genelde sıfır içerik sağduyusuyla yayınlayarak, PageRank’i geçirecek başka birine ödeme yaparsa burada bir istisnadan bahsedilebilir. Güvenilir link inşası bir tanıtımcının verdiği hizmete benzer şekilde yapılmalıdır – yerleştirme için söz verilemez, fakat kazanılan çok şey vardır. Matt Cutts içerik sağduyusunu ücretli dizinler videosunun ortalarında tanımlıyor.

İçeriğin Olmaması
Söylenti

Matt Cutts bizlere linklerin içeriklerle birlikte, içerik sağduyusu ile yayınlamaları gerektiğini söylüyor. Fakat tüm linklerin içeriklerle ahenkli şekilde yerleştirilmesinin gerekmediğini söylüyor – linklerin hikayenin ortasında veya içeriğin başında olmak zorunda olmadığını belirtiyor. Söz konusu ahenge sahip içeriklerin dışında yer alan yüksek kaliteli linklerin varlığını test etmek için çok az bir süre yeterli oluyor. Bunlara örnek olarak ticaret odası veya yerel Sarı Sayfalar gösterilebilir. Mantığımız ayrıca, başarılı bir işletmenin böylesi normal linkleme yapılarının reddedilmesinin oldukça tuhaf görüneceğini söylüyor.

Mikro Site
Söylenti

Mikro siteler için bazı cezalandırmalar olduğu önerildi: bu siteler aşırı sınırlı konularda hizmet veren ve çok fazla sayfası olan sitelerdir. Matt Cutts burada Google’ın bu konudaki bakış açısını bizlere veriyor: Mikro siteler Google tarafından takip edilip cezalandırılmıyorlar, bu siteler genel olarak, tüm sitedeki sıralama faktörleri zayıf kalacağı için uzun-süreçli bir strateji için çok etkili bir taktik sürdürmüyorlar. Bu siteler ayrıca Tam Tamına Eşleşen Alan Adları bonuslarını da, anahtar kelime odaklı alan adlarını kullanmadıkları için alamıyorlar.

Klik Manipülasyonu
Olası

Eğer Click Through Rate’in pozitif bir faktör olduğu hissine kapılırsanız, burada webspam kontrollerinin var oldukları da önerilebilir. Rand Fishkin’in Twitter CTR deneyleri, aşırı fazla sayıda tıklanan bir sitenin #6. sıradan #1. sıraya yükseldiğini, pozisyonunu birkaç gün dahi koruyamadan #12. sıraya düştüğünü gösteriyor.

Marka Arama Manipülasyonu
Belki

Diğer bir teori, eğer marka aramaları bir sıralama faktörüyse (patentin önerdiği üzere), burada webspam kontrolleri de var olmalı ve istismarı önlemeli. Diğer türlü, bu faktörün manipüle edilmesi tekrar tekrar otomatik bir şekilde rakiplerin adlarının aranmasıyla mümkün olurdu.

İllegal Aktivite Raporu
Muhtemel

Google kullanıcılarına arama sonuçlarındaki herhangi bir illegal aktiviteyi raporlamaları için bir form sunuyor. Bu sayfa bu türden içeriklerin tüm Google ürünlerinden, buna Google Aramaları da dahil olmak üzere kaldırılacağını belirtiyor. Burada onlardan şüphe etmemize gerek yok; bu faktörle ilgili yakında birilerinin bir deney yapacağından şüphemiz yok.

DMCA Raporu
Muhtemel

Çalıntı içeriklerin, alıntı yapılmamış kaynakların ve potansiyel telif hakkı ihlallerinin tespit edilmesini sağlayan otomatik kontrollere ek olarak, Google arama yapan kullanıcılarının doğrudan Google’a DMCA talebi göndermelerini öneriyor. Bu hemen hemen neredeyse ABD içerisinde DMCA sürecinin çalışmasını sağlıyor. Bu sayede de Google listelediği alan adları içerisinde böylesi içeriklere sahip olanları kaldırmaktan başka seçeneğe sahip olmuyor.

Düşük Dwell Süresi (Kısa Klikler)
Olası

Bir Google patenti marka içeren aramalarda “belirli bir süreye sahip kliklerin veya kaynak uzunluğuna bağlı olarak göreli süreye sahip kliklerin” aranması gerektiğini öneriyor. Steven Levy’nin ilk elden Google hesabı olan “In The Plex”’i bunun Google’ın arama sonuç kalitesini ölçmenin en iyi yolu olduğunu öneriyor. Sonuç olarak, Bing ve Yahoo! her ikisi de dwell zamanının kullanımının bazı açılardan, bir sıralama faktörü olabileceğini öneriyor.

Yüksek Görev Tamamlama Süresi
Belki

Her ne kadar doğrudan onaylanmasalar da, Click Through Rate’in ve Dwell Time’ın sıralama faktörleri olabileceklerine dair, elimizde belirli miktarda kanıt bulunuyor. Ayrıca bir Google çalışanı olan David Mease’nin ortak yazarı olduğu bir makalede, arama yapan bir kişinin bir arama sonucundan memnun olana kadar harcadığı zamanı analiz etmenin önemine yönelik fikirlerini görüyoruz. Otomatik hale getirilmiş A/B testinin, kullanıcıların elde ettikleri sonuçlardan ne kadar mutlu olduklarıyla ağırlıklandırmaların birleştirilmesi mümkün mü?

Aynı /24 (“Class C”)’den Linkler
Olası

Sıklıkla kişilerin aynı “C Sınıfından” linklere sahip olmanın kötü olduğunu söylediklerini duyabilirsiniz. Krishna Bharat’ın Hilltop makalesinde açıkça şunları belirtiyor “İki kullanıcıyı birbirleriyle şu şartlar altında bağlı olarak görüyoruz… eğer IP adresinin ilk 3 baytını paylaşıyorlarsa”. Bu tür hostname’ler farklı “uzmanlar” olarak görülemezler ve sonuçta düşüşler söz konusu olur. Matt Cutts, bağlantılı birkaç sitenin birbirlerine linkler vermesi cezalandırmalara yol açmaz demişti. Daha fazlası ise bu sorunlara yol açabilir.

GSC URL Parametreleri
Kesin

Google Search Console URL Parameters aracı belirli durumlarda arama sonuçlarından yinelenen içerikleri çıkarmak için kullanılıyor. Doğru kullanıldığında, faydalı olabilir. Fakat bu kasten Google indeksinden içeriklerin çıkarılması demektir. Bu da deyim yerindeyse negatif bir etkidir. Özellikle de kötüye kullanıldığında.

Negatif SEO (Google Bowling)
Kesin

“Google Bowling” olarak adlandırılan Negatif SEO, siteniz adına üçüncü bir tarafça yönetilen kötü niyetli bir link spam eylemidir. Geçmiş dönemlerde site dışı cezalar yerine site dışı devalüasyonlar vardı. Bir devalüasyon meydana gelirse bir rakip sadece mevcut şemalarını artırabilir ve site otoritesine zarar verebilirdi.

Ayak İzi
Kesin

Google’ın ortak bir zararlı kaynaktan meydana gelen etkinliği tanımlamak için kullanabileceği her şey “ayak izi” olarak tanımlanır. Bu bir forum kullanıcı adı, bir kişinin adı, fotoğrafı, biyografi parçacığı, belirli bir WordPress teması vb. olabilir. Google, kişilerin kendi sitelerinden değil, diğer insanlara ya da markalara ait web sitelerinden gelen bağlantıları ödüllendirmek istiyor. Kendi sitelerinden gelen bağlantıları belirlemek, Google'ın onlarca yıldır çözmeye çalıştığı bir sorundur.