Q2 Sağlık

Q2 Sağlık Sektör Raporu

Sağlık sektörüne özel hazırladığımız kapsamlı 2020 2. çeyrek (Q2) raporumuzu sizlerle paylaşıyoruz. Birçok veri sağlayıcısı kullanarak yaptığımız bu analizde, 2019 ve 2020'nin aynı dönemlerinde yaşanan değişimi, kullanıcı davranışlarını ve bunun dijital pazarlama ve organik trafiğe etkisini gözlemliyoruz.

Raporun İçeriği

Bu araştırma;

-Türkiye’de sağlık sektörünün 2019 Q2 dönemi hacminin 2020 Q2 dönemi kıyaslamasını yapmak,

-Sektördeki web sitelerinin hacim değişikliklerini gözlemlemek,

-Sektörde aranan veya değişiklik yaşayan kelimeleri saptamak,

-Potansiyeli anlamlandırıp içgörüler elde etmek için oluşturulmuştur.

Sektör deneyimli ödüllü danışmanımız Hande Parmaksız yorumladı:

“Pandemi sürecinin başından itibaren, otoriter sağlık kuruluşlarının özellikle organik ve sosyal medya kanalları üzerinden elde ettikleri trafikteki artış oldukça belirgin görünüyor. Bu dönemde koronavirüs ve semptomları hakkında en doğru bilgiyi elde etmeye çalışan kullanıcılar, organik kanalları daha güvenilir buluyor olabilirler.

Google’ın bu dönemde dezenformasyonu engellemek adına arama sonuçlarının en üst kısmına sabitlediği resmi kuruluş web siteleri, özellikle Koronavirüs ve ilişkili anahtar kelimelerde genel olarak haber siteleri ile birlikte oldukça aktif görünüyor. Büyük hastane web sitelerinin bir kısmı bile bu nedenle doğrudan bu tür kelimelerde çok iyi performans sergileyemiyor. ABD’de, bu uygulama nedeniyle WebMD, Healthline gibi tıp alanında otoriter siteler dahi bazı kelimelerde 2. sayfaya geriledi.

Geçtiğimiz senelere göre sayfa görüntüleme sürelerindeki artışın nedenlerinden biri, halen hastanelere başvurmaktan çekinen kişilerin semptomları hakkında daha derin araştırmalar yapmaya başlaması olabilir. Bu dönemde, kabızlık, mide yanması, ishal gibi çok yüksek oranda evde tedavi edilebilir rahatsızlıklarla ilgili kelimelerin aranma hacimlerinde geçtiğimiz seneye göre artış yaşandığı görülüyor.

Koronavirüs pandemisi döneminde; egzersiz, beslenme, sağlıklı yaşam gibi konularda üretilen içerikler de daha iyi performans göstermeye başladı. Ancak normalde bu tür içeriklerin temel kaynağı olan sağlık içeriği portalları, hastane web siteleri gibi daha otoriter sitelerin de bu konularda içerik üretmeye başlamasıyla rekabetin biraz gerisinde kaldılar.

Sağlık turizmi kapsamında ise özellikle hayati olmayan uygulamalar söz konusu olduğunda insanlar çekinceler yaşıyor gibi görünüyor. Sektörde faaliyet gösteren markaların web sitelerinde, özellikle Koronavirüs ile ilgili aldıkları tüm tedbirleri detaylı bir şekilde belirtmesi çok önemli. Hastalar sadece klinik hijyeni konusunda değil, havalimanı güvenliği, şehir içi ulaşım, otel hijyeni gibi konularda şeffaf bir şekilde bilgilendirmeli. Online konsültasyon da önümüzdeki dönemde de yine bu alanda önemini koruyacak uygulamalardan biri olacak.’’